16 Şubat 2013 Cumartesi

Chatroulettehof

Chatroulettehof

Chatroulettehof

Chatroulette ve omegle gibi rastgele sohbet sitelerinden sıkılıp çeşitli arayışlara girenler için yeni bir site olan chatroulette hof sitesi, son günlerde Türkiye üzerinde oldukça popüler olmaya başladı…

Rastgele sohbet siteleri çok daha kolay arkadaş edinebilme olanaklarını kullanıcılarına sunuyor, sohbet sitesi içerisinde kameralı ve sesli bir şekilde kullanıcılarla tanışıp arkadaş çevrenizi genişletebilirsiniz. Aynı zamanda iyi yönleri olduğu gibi kötü yönlerinide unutmamak lazım. Tamamen kontrolsüz bir şekilde herkesin kendi iradesine bağlı davranış şekillerine katlanmak zorunda kalabiliyorsunuz. Tabi herkes yetişkin ve olgun insanlar gibi sohbet edemeyebilir. Böyle insanlar karşınıza çıktığında şikayet edebilme hakkınız var ama bu gibi sitelerde binlerce böyle olaylar yaşandığı için yetkililerin çok fazla kullanıcılarla ilgilenebildikleri söylenemez. Dolayısıyla oto kontrol sistemi gibi herkes yaptıklarından sorumlu oluyor. Kullanıcı karşısındakinin davranışlarını beğenmezse direk karşınızdaki kişiyi değiştirebiliyorsunuz.

Bu tür olumsuzluklardan dolayı chatroulette ve omegle sitelerindeki yaş ortalamasının düşmesi sebebiyle kullanıcılar kendilerine alternatif rastgele sohbet siteleri arayabiliyor.

Yeni gelişmekte olan chatroulettehof sitesi diğer sitelere nadiren 18+ içerik barındırdığı söylenebilir. Bu nedenle 18 yaşından küçüklerin girmemesi uygun görülmektedir.


Chatroulettehof

Russian Chat

russian chatEğlenceli bir sohbet sitesi arıyorsanız doğru adrestesiniz… Üye olmadan ve hiçbir eklenti indirmeden direk flash playeriniz olması halinde sohbete dahil olabilirsiniz! Sohbetin ve müziğin tadını aynı anda çıkartarak çeşitli aktivitelerimizden faydalanabilir ücretsiz vip üye olabilirsiniz… Flash tabanlı kameralı sohbet sitemize girebilmek için sadece bilgisayarınızda “adobe flash player” yüklü olması yeterlidir.

Dünyanın her yerinden katılan kullanıcılarımızla tanışabilir, yepyeni arkadaşlıklar kurabilirsiniz.
Dilediğiniz kullanıcıyla özelden yazılı , sesli ve görüntülü bir şekilde sohbet edebilme imkanlarınız mevcut…

Yüksek kalitede sorunsuz ve kesintisiz 24 saat sohbet imkanıyla boş vakitlerinizi geçirebileceğiniz eğlenceli bir siteye kim katılmak istemezki ? Ayrıca facebook gibi sosyal media siteleri üzerindende bizi takip edebilirsiniz.

Sitemizin özelliklerini %95 ücretsiz bir şekilde kullanma şansınız var. Özel sohbet, Özelde kameralı görüşme, sesli görüşme, general odalarda cam açabilme ve karşınızdaki kişilere sınırsızca kameralarına bakabilme özelliklerini kullanabilirsiniz.

Eski java ve mirc sitelerinden sıkıldınızmı ? Karşınızdaki konuştuğunuz kullanıcıları görememek sizi tatmin etmiyorsa ayrıca rastgele sohbet ( chatroulette, omegle) tarzı sitelerin kontrolsüzlüğünden hoşnut değilseniz. Kameralı sohbet odalarımıza katılmanızı tavsiye ediyoruz.

Kullanımı oldukça basit ve kolay olan kameralı sohbet sitesi içerisinde oda kontrolünü tam anlamıyla moderatörler kontrol etmektedir. Tam anlamıyla aile ortamı olan görüntülü sohbet odalarımız her yaşa hitap eden kullanıcılara sahip yapısıyla hızla büyümeye devam ediyor.

General sohbet odalarının ortamından sıkıldıysanız ve kendi odanızı oluşturmak isterseniz, vip üyelik satın alarak sohbet odanızı oluşturup, kendi arkadaşlarınızla aynı odayı paylaşarak kendi ortamınızı oluşturabilirsiniz. Ayrıca Access ban sistemini kullanarak istemediğiniz kişileri odadan uzaklaştırabilir, sohbet odanızın huzurunu sağlayabilmekte sizin elinizde.

Bad nickleri badwors linkine tıklayarak site adminlerine bildirip gerekli işlemleri yaptırabilirsiniz.

Profil bölümünden yaş , şehir ve ön söz ayarlarınızı yaparak profilinizi daha güzel bir hale getirebilir, profil resmi yükleyerek site içerisinde profil resminizi yayınlayabilirsiniz.

Russian Chat Odalarına Katılmak İçin TIKLAYIN


Russian Chat

15 Şubat 2013 Cuma

Sesli ve kameralı sohbet

sesli chat

sesli chat

Kameralı ve sesli sohbet siteleri yazılı chat sitelerinden sonra oldukça popüler olmaya başladı. Bunun nedeni ise kullanıcıların artık yazılı chat sitelerini tercih etmemelerinden kaynaklanıyor. Her insan sohbet sitelerine insanlarla tanışmak , yakınlaşmak ve arkadaş olmak niyetiyle giriyor.

Dolayısıyla kullanıcılar kimle konuştuklarını veya konuştuğu kişilerin neye benzediklerini, aradığı kriterlere uyup uymadıklarını merak edebilir. Bu onların en büyük hakkı bu sebepten dolayı yazılı chat siteleri popülerliğini yavaş yavaş yitirmekte. Aslında kameralı sohbet sitelerine oldukça uzun zamanlardan beri alışık olmamız gerekmekte. Maalesef internette kullanımında biraz geriden gidiyoruz. 2003 yılından beri türkiyede hizmet veren camfrog ve ondan önce açılmış olan Paltalk gibi siteleri hala bir çoğumuz bilmemekte. Türkiye üzerinde kameralı sohbet siteleri ilk bu sitelerde popüler olmaya başladı. Ve hala kendi kitlesini elinde tutmayı başaran nadir sitelerden bir kaçıydı bunlar.

Daha sonra speaky sesli chat siteleri ismini duyurmaya başladı ve Türkiye üzerinde yayılmaya başladı. Oldukça fazla kitleyi elinde tutan speaky chat sistemi sürekli geliştirilen ve güncellenen bir yapıya sahip olduğu söylenebilir.

Fakat bizim kameralı sohbet sistemimiz hem camfrog , hem paltalk hemde speaky chat özelliklerinin hepsini bi arada taşımakta. Duruş ve görüş olarak camfrog özelliklerine çok benzeyen kameralı sohbet sitemiz, özellikleriylede hiçbir kameralı sohbet sitelerini aratmayıp aksine özellikleriyle göz dolduran bir yapıya sahip.

Üyeliksiz ve ücretsiz bir şekilde sohbet odalarına misafir olarak katılarak müzik dinleyebilir, yeni arkadaşlıklar kurabilir ve dilerseniz vip üye olarak kendi kanalınızı sohbet sitemizin içerisinde oluşturup kendi kadronuzu kurabilirsiniz.
Hiçbir eklenti yüklemeden sadece flash player ile sitemize dahil olmanın tadını çıkartın!

Bunun dışında vip üyelerin bir çok logo çeşitlerinide kullanıcılarımız için yaptık.. Tuttuğunuz takımınızın logosunu nickinizin yanına koyup farklılık yaratabilirsiniz!

Kameralı sohbet sitemiz Türkiye , Azerbaycan, Almanya , Hollanda olmak üzere bir çok Avrupa ülkeleri tarafından ziyaret edilmektedir.

Son günlerde free kameralı sohbet scriptleri
Ciddi ve işini düzgün yapan moderatörlerimiz sayesinde temiz bir aile ortamına katılmayı kim istemezki ?


Sesli ve kameralı sohbet

Bunları biliyormuydunuz?

bilgi

bilgi

* Sivrisinek koyucu spreyler sinekleri kovmuyor, sizi gizliyor. Sivrisineğin alıcılannı bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamamalarını sağlıyor.
* Taze kakao içinde bulunan sıvı, kan plazması yerine kullanılabiliyor.
* Hiçbir kağıt parçası 7 defadan fazla ikiye katlanamaz!
* Dişçiler diş fırçalarının tuvaletten en az iki metre uzakta tutulmasını tavsiye ediyorlar, sıçrama sebebiyle havaya karışan partiküllerden fırçanızın korunması için!
* Venüs saat yönünde dönen tek gezegendir.
* Sabahları elma, kahveden daha fazla uykunuzu açar.
* Evinizdeki toz parçacıklarının büyük çoğunluğu ölmüş deri dokusudur.
* İnci sirkeye konulursa erir.
* Meşe ağaçları 50 yaşından önce palamut vermez.
* Fare deveye oranla daha uzun süre susuzluğa dayanabilir.
* İnsan midesi 2 haftada bir iç zarını yenilemek zorundadır, aksi halde kendi kendini sindirir. * Eğer ağzımıza attığımız şeye tükürüğümüz değmezse, onun tadını anlayamayız.
* Erkek peygamber devesi dişinin kokusunu 7 mil öteden duyabilir.
* Zürafa kulağını 53 santim uzunluğundaki diliyle temizler,
* McDonalds’ın karının %40’ı çocuk menüsü satışından gelir.
* Her insanın dilinin izi de parmak izi gibi farklıdır.
* Tarihi film Ben Hur’da çekim ekibinin farketmediği kırmızı bir otomobil görünür.
* Hergün doğan çocukların ortalama 12’si yanlış ana-babaya verilmektedir.
* Kağıt para sanıldığı gibi kağıttan değil pamuktan yapılır.
* Çikolatanın köpekleri öldürdüğü doğrudur. Onların kalbine ve sinir sistemine zarar verir.
* Yarım kilo kadar çikolata küçük bir köpeği öldürebilir.
* Katil balinalar köpekbalıklarının midesine alttan vurarak onları öldürür.
* Ketçap 1830’lu yıllarda ilaç olarak satılırdı.
* Çocuklar baharda daha fazla büyürler.
* Uyurken, televizyon seyrederken yaktığımızdan daha fazla kalori harcarız.
* Bir köpekbalığı 100 milyon damla deniz suyu içindeki bir damla kanı hissedebilir.
* İnsan vücudundaki en güçlü kas, dildir.
* Dünyada insan başına düşen karınca sayısı bir milyondur.
* Sağ elini kullanan insanlar sol elini kullananlara göre ortalama 9 yıl daha fazla yaşıyorlar.
* İnsan beyninin %80’i sudur.
* İleri doğru bir adım atıldığında, insan vücudundaki 54 kas çalışır.
* Hapşırdığınız zaman, kalbiniz de dahil olmak üzere bütün vücut fonksiyonlarınız bir an için durur.
* Birinin yüzünü hatırlamak için beynin sağ tarafı kullanılır.
* Insan beyninin ortalama ağırlığı 1.3 kg.’dır. Ortalama bir insan hayatı boyunca iki yılını telefonda konuşarak geçirir.
* Yetişkin bir insan günde ortalama olarak 23 bin kere nefes alır.
* Insanlar hayatları boyunca altı filin ağırlığına eşit miktarda yiyecek tüketirler.
* Kromozom genden daha büyüktür.
* Gözlerimiz hiçbir zaman büyümez ama burnumuz ve kulaklarımızın büyümesi asla sona ermez.
* Açık havada koşu yapmak ya da sıkı bir yürüyüş, mutluluk hormonu serotonin salgılanmasını sağlar.
* Magnezyum ve kalsiyum ihtiva eden muz strese birebir. 0 da mutluluk hormonu serotonini kışkırtıyor.
* Renk araştırmacılarına göre kırmızı insanı aktif yapar, mavi dinlendirir. Kırmızı ve mavinin karışımı olan morsa insan ruhunu dengeye kavuşturur.
* Güneş’in yüzey ısısı 6000 Kelvin Derece’dir. Bu sıcaklıktaki bir toplu iğne başı, insanı 150 km. uzaklıktan öldürebilir.
* İnsanların ölümüne en fazla sebep olan hayvan, sivrisinektir.
* Bir büro elemanı yılda 81 kilo yüksek vasıflı kağıdı çöpe atıyor.
* İnsan saçı üç kilo ağırlık kaldırabilecek esnekliktedir.
* Piyangoda kazanma ihtimali 23 milyonda bir.
* Insanın üzerine yıldırım düşme ihtimali 10 milyonda bir.
* Uçak kazası geçirme ihtimali 1 milyonda bir.
* Insanın üzerine göktaşı düşme ihtimali 20.000’de bir.
* Bir araba kazasına uğrama ihtimali 7.000’de birdir.
* Sarışınların esmerlere göre daha fazla saçı vardır.
* Aile içi suçların %87’si kadınlara karşı işlenmiş.
* Ailelerin %34’ünde fiziki, %53’ündeyse sözlü şiddet görülüyor.
* Lise ve daha üstü eğitimli 15-24 yaş grubunda bulunan kadınların %39.6’si işsiz.
* Şehirli kadınlarda lise ve üstü eğitim oranı 37.4’ken kırsal alanda 45.3’e ulaşıyor.
* Yılda 2 bin 500 kadın anne olmak isterken hayatını yitiriyor.
* Kadınlar erkeklere oranla iki kat fazla göz kırpar.
* Erkekler daha çok dedikodu yapıyorlar.
* Varoş olarak nitelenen gecekondu semtlerindeki kadınlar arasında yapılan araştırmada kadınların %97’sinin aile içi şiddete maruz kaldığı belirlendi.
* Barbie gerçek bir kadın olsaydı dört ayak üzerinde emeklemesi gerekirdi, onun orantılarına sahip bir kadının ayakta durması bilimsel olarak mümkün değil.
* Ortalama kadın kilosu 66.
* Ortalama bir erkek, hayatının 3350 saatini tıraş olmak için harcar.
* Türkiye nüfusunun %60’nı 25 yaşın altındaki çocuk ve gençler oluşturmaktadır.
* 2002 yılında Türkiye’de satılan kutu oyunlarını üstüste koyduğumuzda Everest’ten daha yüksek.
* Bebekler doğdukları ilk 27 gün içinde hiçbir acı ve ağrı hissetmezler.
* Her 4 merdiven basamağı çıkmak insan ömrünü bir saniye uzatır.
* Bugüne kadar bilinen en ağır böbrek taşı 1.36 kg.’dır.
* Dünyada dakikada 5 kişi Human Immunodeficiency Virüsü’ne (HİV-AİDS) yakalanmaktadır.
* Insanlar vücutlarında 300 adet kemikle doğuyorlar ama yetişkin olduklarında bu sayı 206’ya düşüyor.
* UMATEM’in araştırmasına göre Türkiye genelinde lise öğrencilerinin %23’ü hergün sigara, %l.2’si hergün alkol kullanıyor.
* En fazla asfaltlı yola sahip ülke Fransa’dır.
* Kış aylarında, Moskova‘daki buz pateni pistleri 250 bin metrekarelik bir alanı kaplar.
* Dünyanın bir numaralı domuz üreticisi ve tüketicisi Çinliler’dir. Bu yüzden bazılarının aksine Çinliler’in asla süper güç olamayacakları belirtiliyor.
* Bugüne kadar ölçülmüş en büyük buz dağı, 200 mil uzunluğunda ve 60 mil genişliğindedir ve Belçika’dan daha büyük bir yüzölçümüne sahiptir.
*Bugüne kadar kaydedilmiş en büyük dalga, 1971 ‘de Japonya’nın Ishigaki Adası’nda 85 m. yüksekliğe ulaşmıştır.
* Herhangi bir okyanusun en uzak olduğu nokta Çin’dir.
* Rusya’da doğudan batıya doğru seyahat edilirse 7 saat kuşağı geçilir.
* Norveç’in kuzeyinde her yaz 14 hafta gece gündüz güneşli geçer.
* Mexico City her sene 25 cm. kadar batıyor.
* Buckingham Sarayı’nda 602 oda var. Amerika’da saatte 40 kişi kanserden hayatını kaybediyor.
* Global ısınma yüzünden yükselen deniz seviyesi 2050’de Shangai ve deniz kıyısındaki diğer Çin şehirlerinde büyük sellere sebep olacak. Bu sellerde 76 milyon kişi evsiz kalacak.
* Hindistan’daki yıllık doğum sayısı Avustralya’nın toplam nüfusundan fazladır,
* Eiffel Kulesi’nin tepesi- ne çıkana kadar 1792 basamak vardır.
* Amerikan havayolları kahvaltılarda her tepsiden bir zeytini kaldırarak l987’de 40 bin dolar kar etmiştir.
* Sahra Çölü’ndeki Tidikelt kasabasına 10 yıl boyunca hiç yağmur yağmamıştır.
* Peru’da hiç umumi tuvalet yoktur.
* Avustralya’daki tuvaletlerin sifon suları saat yönünde akar.
* ABD’de yaşları 20-29 arasında olan zenci erkeklerin üçte biri ya hapiste ya da gözaltında tutulmaktadır.
* Ingiltere’deki bütün kuğular kraliçenin malıdır.
* Los Angeles’ın uzun şekli “El Pueblo de Nuestra Senora la Reina de los Angeles de Porciuncula” ve gerçeğinin %3.63’üne kadar kısalabiliyor: “LA”!
* Aktif bir volkanik dağı olmayan tek kıta Avusturalya.
* Bugüne kadar ölçülmüş en büyük buz dağı, 200 mil uzunluğunda ve 60 mil genişliğindedir, Belçika’dan daha büyük yüzölçümüne sahiptir.
* Yeni Zelanda dünyadaki her türlü iklimin yaşandığı tek ülkedir.
* Suudi Arabistan’da hiç ırmak yoktur.
* Herhangi bir okyanusun en uzak olduğu nokta Çin’dir.
* Indiana Universitesi’ndeki ana kütüphane her yıl bir inç daha çöküyor, çünkü mühendisler binayı kaplayacak bütün kitapların ağırlığını hesaplamamışlar.
* Dünyanın en büyük şeker ihracatcısı Küba’dır.
* Meksika’nın doğu kıyıları her yıl bir iki inç daha suya batıyor.
* Amerika’da insanların işe yürüyerek en çok gittiği eyalet Alaska.
* Eskimolar asla bahse girmezler.
* Eskimo dilinde kar yağışlarının farklarını tarif etmek için kullanılan yirmiden fazla kelime vardır.
* Monako’nun ulusal orkestrası ordusundan daha geniş bir kadroya sahiptir.
* Beethowen beste yapmadan önce kafasını soğuk suya sokardı.
* Rodin’in ünlü Düşünen Adam heykeli aslında Italyan şair Dante’nin portresidir.
* Marilyn Monreo’nun altı ayak parmağı vardı.
* Thomas Edison karanlıktan korkuyordu.
* Mumyaların ayak parmakları tek tek sarılarak mumyalanmıştır.
* Tom Sawyer daktiloda yazılan ilk romandır.
* Walt Disney’in kendisi fareden korkardı!
* Marlboro şirketinin ilk sahibi akciğer kanserinden öldü.
* Salatalığın %96’sı sudur.
* Albert Emstein dokuz yaşına kadar düzgün konuşamamıştı.
* Elektrikli sandalye bir dişçi tarafından icat edilmiştir.
* Duvar saati eğri durursa çalışmaz.
* Teflon uzay mekiğinin burun kısmında kullanılıyordu.
* Şeker eğer üflenirse rahatlıkla kırılabilir.
* Kirli kar, temiz kardan daha kolay erir.
* Bir yılda 31.557.600 saniye var.
* Türk kahvesine soğuk su konursa lezzeti artar.
* Kelebekler ayaklarıyla tat alırlar, kelebeklerin ömrü bir haftadır.
* Her 25 kişiden biri astım hastasıdır.
* Bir ton kullanılmış beyaz kağıt geri kazanıldığında 16 adet çam ağacının, bir ton kullanılmış gazete geri kazanıldığındaysa 8 adet çam ağacını kesilmesi önlenmiş olur,
* Yıllara göre ortalama alındığında her sene eşekler tarafından öldürülen insan sayısı uçak kazalarında ölenlerin sayısından daha fazladır.
* Geri dönüşen her bir ton cam için yaklaşık 100 litre petrol tasarruf edilmiş sayılır.
* Değerli taşların çoğu birkaç elementten oluşur, sadece pırlanta tamamen karbondan oluşur. * Geçen 3500 yılın sadece 230 yılı barış içinde yaşanmıştır.


Bunları biliyormuydunuz?

14 Şubat 2013 Perşembe

Kameralı Arkadaşlık Siteleri

webcam sohbet

webcam sohbet

Kameralı ve görüntülü bir şekilde arkadaş bulabileceğiniz nadir sitelerden birisi olan kamerali-sohbet.net seviyeli ve düzeyli bir aile ortamı oluşturmaktadır.
Diğer model siteleri ve diğer cinsel sitelere nadiren daha güzel ve aile ortamı içerisinde müzik eşliğinde sohbet edebileceğiniz ayrıca seviyeyi ön planda tutan ender sitelerden biris olan kameralı sohbet adresi 3 ayda 50 bin üyeyi geride bıraktı !
Sohbet sitemiz içerisinde odanızı oluşturup kendi arkadaşlarınızla sohbet etmekle beraber , çaldığınız muzikleri arkadaşlarınıza dinletebilme olanağınızda var. Ayrıca oda yetkisi alarak istemediğiniz kişileri oda içerisinden uzaklaştırarak odanın kontrolünü elinize alabilirsiniz.
Yazılı sohbet siteleri artık bildiğiniz gibi çok eskilerde kaldı bu yüzden popülerliğini yavas yavas kaybediyor. Bu sitelerin yerine artık kullanıcıların karşısındaki kişileri görmek istedikleri kameralı sohbet siteleri yer alıyor. Her kullanıcı karşısındaki kişiyi görmek veya duymak isteyebilir.
Buna dayanarak bizde kameralı sohbet sistemini kurmayı düşündük ve kısa zamanda uzun yol kat etmeyi başardık.
Sitemize üye olmadan ve hiçbir eklenti indirmeden giriş yapabilme imkanına sahipsiniz.
Sistemi kullanabilmek için adobe flash player olması yeterlidir. Zaten bu eklenti her bilgisayarda artık format atılır atılmaz otomatik olarak yükleniyor.
Bunun dışında eklenti indirmeden sohbet edebileceğiniz nadir sistemlerden birisini kullandığınızı unutmayın.
Kameralı Arkadaşlık Siteleri odalarına bağlanmak için TIKLAYIN


Kameralı Arkadaşlık Siteleri

13 Şubat 2013 Çarşamba

Ücretsiz arkadaşlık siteleri

arkadaşlık siteleri

arkadaşlık siteleri

Günümüzde artık bir çok sohbet ve arkadaşlık siteleri tam anlamıyla ücretli bir hale geliyor. Kullanıcılarda dolayısıyla kredi kart bilgilerini böyle sitelerde kullanmaya çekiniyor ve haklılarda.

Kameralı sohbet sitesi olarak tam anlamıyla ücretsiz bir arkadaşlık portalı kurmayı düşündük ve kullanıcılarımıza anlık sesli ve kameralı olarak görüşebilecekleri bir servis sağladık.

Bizim amacımız kullanıcıların cebindekini almak değil tam anlamıyla kullanıcılara hizmet ederek hak ettiğimizi almaktır diye düşündük. Site gelirleri olarak Çeşitli reklam şirketleri ve sohbet içerisinde çok az bir getirisi olan vip üyelik belirledik. Tabiî ki her kullanıcı vip olmak zorunda değil çünkü site içerisindeki özelliklerin %98’i ücretsiz ve tüm kullanıcıların faydalanabilecekleri konumda.

Geriye kalan vip üyelik özellikleri sadece general oda içerisinde mikrofon alabilme ve oda oluşturabilme.

Sıradan yazılı chat sitelerinden ve omegle tarzı rastgele sohbet sitelerinin kontrolsüzlüğünden sıkıldıysanız aradığınız sohbet sitesi kamerali-sohbet.net olabilir.

Ücretsiz ve kameralı olarak arkadaş edinebilmek için sohbet odalarına katılıp eğlencenin tadını bizimle çıkarın.

Ücretsiz kameralı sohbet odalarına katılmak için TIKLAYIN


Ücretsiz arkadaşlık siteleri

12 Şubat 2013 Salı

Fethiye

ölüdeniz

ölüdeniz

Fethiye denince aklınıza neler gelir? Bir yeryüzü cenneti diye nitelenebilecek Kelebekler Vadisi.. Hem su altı zenginlikleriyle hem de plajıyla unutulmazlar arasına giren Ölüdeniz… İnsana bambaşka bir gezegende yaşadığı duygusu veren Saklıkent Kanyonu… Ve güneşe uçarken kanatları eriyen İkarus’un kenti Daidala…
Peki, aklınıza “ismi nereden geliyor” sorusu takıldı mı hiç? Bu benzersiz i içenin özelliklerine geçmeden, yazımıza, işte bu soru ve benzersiz yanıtıyla başlayalım. Çünkü ilçenin adı, tam da özelliklerine uygun bir seçimle konmuş. Çağımızın karus’u diyebileceğimiz bir pilotun, Fethi Bey’in adı verilmiş. Tayyareci Fethi Bey, Türk havacılık tarihinin ilk şehidiydi. Uçağı Şubat 191 4’te, istanbul’dan skenderiye’ye giderken Şam yakınlarında düşmüştü. Ölümü öylesine büyük bir üzüntü yaratmıştı ki, adına ağıtlar yakılmıştı. Cumhuriyet sonrasında da unutulmadı Tayyareci Fethi Bey. Onun adını ve resmini taşıyan pullarla hatırası yaşatıldı. Yetinilmedi, adı sonsuza kadar yaşasın diye, 1934 yılında adının bir yere verilmesi kararlaştırıldı. 0 güne kadar “Meğri” diye bilinen ilçede karar kılındı. Gökyüzünü, güneşi, özgürlüğü simgeleyen bütün özellikleriyle belki de en uygun yer seçilmişti. Meğri, artık Fethiye, yani “Fethi Diyarı” olarak anılacaktı.
Uygarlıkların vatanı
Fethiye’nin tarihi, MÖ 3 binli yıllarda kurulduğu sanılan antik Telmessos kentine kadar uzanıyor. Kent, MÖ 362’de Likya’ya katılmış. Ardından sırasıyla Pers, Selevkos, Lagos, Pergamon (Bergama), Roma, Bizans ve Menteşoğulları’nın yönetimi altına girmiş. 1424’te de Osmanlı topraklarına katılmış. Bu tarih yolculuğu, olağanüstü güzellikteki tabiatıyla birleşince Fethiye’yi sıradan bir turizm merkezi olmaktan çıkartıyor. “Ölmeden önce görülmesi gereken” mekanlar listesinin başlarına yerleştiriyor. Fethiye’den söz edince, elbette tek bir yeri görmekten söz etmiyoruz. Zira, o kadar çok gezecek görecek yeri var kil
Örneğin Af Kule. Burası tertemiz deniziyle özellikle dalış için ideal. Kısık Koyu’nun batısında bulunan Af Kule’ye gitmek için,Ölüdeniz’den kalkan teknelere binmeniz ya da bir araç kiralamanız gerekiyor. Ama gittiğinizde göreceğiniz manzara bu yola değiyor. Su altı zenginliği ise, dünyanın en ünlü dalış destinasyonları ile yarışıyor.
Antik kentler diyarı
Eski adı Levissi olan Kayaköy ise Likya!ılar döneminde Karmilassos’un karşısındaki tepenin eteklerinde “ kurulmuş olan biryerleşim bölgesi. Türk ve Yunan hükümetleri arasında imzalanan Lozan anlaşması gereği yapılan nüfus mübadelesi sonucunda, Kayaköy’de yaşayan Rum halkı ile Batı Trakya’ da yaşayan Türk halkı karşılıklı olarak yer değiştirmişler. Mübadeleden Önce Rum nüfusunun yaşadığı bu evler, koruma altına alındıkları için yerleşime kapalı tutulmuş. Bu köy günümüzde Türk Yunan ilişkilerinde dostluk ve barışın simgesi haline gelmiş.Kayaköy evlerinin en belirgin özelliklerinden biri de birbirinin manzarasını kapatmaması ve ışığını kesmemesiikişer katlı olan bu taş evlerin giriş katlarında yağmur sularının toplandığı yeraltı sarnıçları var. Kayaköy’de kökboyası tekniği ile elde edilmiş renklerle yapılan kaya halılarını ve burada yetiştirilen üzümlerden yapılmış şarapların sunulduğu şarap evlerinin ürünlerini görmek ve satın almak da mümkün. Fethiye’de görülecek bir diğer önemli yer Tlos antik kenti. Taş kemerden yapılmış kapılardan geçip kemerli yollardan ilerleyerek Roma hamamlarına ulaşılıyor. Ayrıca bir de, zamanında sadece konser ve
gösteri için kullanıldığı anlaşılan amfitiyatro bulunuyor. Tlos antik kentini gezip yorulduktan sonra civardaki Yaka Park’ta dinlenebilirsiniz. Burası asırlık çınar ağaçları arasına kurulmuş bir doğal park. Tereyağında kızarmış taze alabalık buradaki restoranların alamet-i farikası.
Bir başka gezegen gibil Fethiye’ye gidip de Saklıkent’i görmeden dönmek olmaz. Akdağ’ın eteklerinde bulunan ve kelimenin tam anlamı ile bir doğa harikası olan Saklıkent Karıyonu’na Fethiye-Antalya karayolu üzerinden ulaşılabilir. Saklıkent’in en önemli özelliği binlerce yıl evvel jeolojik bir çatlama ile oluştuğu tahmin edilen kanyonun burada bulunması. Jeolojik “aktivite” sonucunda Saklıkent’i kanatları altına alan dağ ikiye ayrılmış ve bugünkü Saklıkent Vadisini oluşturmuş. Ortalama 200 metre yükseklikte olan bu vadinin genişliği 20 ila 30 metre arasında. Tabanı normal bir dere yatağından farklı olarak sarp kayalarla ve büyük taşlarla kaplı olduğu için kanyon içinde yürümek oldukça güç. Ancak kendine güvenip de deneyenler için unutulmaz bir keyif.
Kanyona girdikten sonra dünyadan kopuyorsunuz adeta. Çağımızın bütün sesleri dışarda kalıyor ve onların yerini müthiş bir gürültü ile akan Karaçay’ in sesi alıyor. Güneş ışınlarının giremeyeceği kadar dar ve yüksek olan kanyonun derinliklerinde dışardaki sıcaklığı da unutuyor ve serinliyorsunuz. Buraya kadar gelmişken Araksa harabelerini görmek isterseniz, Ören köyü sınırları içerisinde yer alan bu antik kenti ziyaret edebilir, Bizans Dönemi’ nden kalma surları, hamam, su kemerleri, amfitiyatro ve Likyalılar’dan kalma kaya mezarlarını görebilirsiniz. Kragos Dağı’nın yamaçlarına kurulmuş Sidyma antik kenti de mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Sidyma da diğer Likya kentleri gibi yüksek bir tepede kurulmuş. Kalıntıların çoğu Roma Dönemi’ne ait olan Sidyma, bu dönemde büyük gelişme göstermiş. Amfitiyatrosu, sarnıçları, imparatorlara ve Artemis’e adanmış olan ve çok az kısmı ayakta durmayı başaran hamam kalıntıları, köyün kuzey kısmında kalan Likya anıt mezarları ve Dodurga Köyü’nün tarlalarına kadar uzanmış olan çok sayıda gösterişli lahit mezarları var.
Güneşe uçan ikarus
Burada çok sayıda antik kalıntı var ama en ilgi çekenlerinden biri Fethiye’ye 22 km uzaklıktaki inlice Köyü yakınlarında bulunan ve kayalara oyularak yapılan mezarlardan oluşan Daidalos kenti ve kaya mezarları. Daidalos kenti, dünyanın en ilginç ve “bilinen” efsanesinin de yurdu. Efsaneye göre Daidalos’un oğlu İkarus ünlü bir avcıymış. Birgün babasından, avladığı büyük bir şahinin tüyünden kendisi için iki kanat yapmasını istemiş. Babası da uçma sırasında rehberlik etmek amacı ile kendisine de bir çift kanat yapmış. Birlikte Daidalada yüksek bir uçurumdan havalanmışlar. Fethiye Körfezi ve İnlice Ovası üzerinde uçmuşlar. Bu sırada İkarus babasının “yükseklerde uçma kızgın güneş kanatlarını yakar” öğüdünü unutup güneşe doğru yükselmeye başlamış. Ve efsane bu ya, güneşin sıcaklığıyla kanatları tutan sakız ve balmumu eriyince karus mavi sulara düşmüş.
İkarus, çağlar boyunca insanoğlunun uçma, gökyüzüne erişme sevdasının simgesi olmuş. Bugün, bir başka gökyüzü sevdalısının adını taşıyan Fethiye, sanki her ikisinin de anısını yaşatıyor. Yamaç paraşütü yapanlar gökyüzünde süzülüyor… Rüzgar, suyun üzerindeki paraşütleri şişiriyor. İster bizzat deneyin, ister sadece seyredin, Fethiye’de denizle gökyüzünün mavisi bambaşka bir güzellikte buluşuyor.
Her gün yenilenen bir deniz Ölüdeniz
Fethiye, her köşesiyle insanı şaşırtan bir tatil beldesi. Ama, belki de en şaşırtıcı yeri, kendisini her gün yenileyen denizil Ölüdeniz, adı üstünde sakin, dalgasız, sığ bir deniz. Ama suyu son derece temiz, berrak. Çünkü Ölüdeniz gözle görünmeyen üç yolla kendisini hemen her gün yeniliyor. Bunlardan ilki, Ölüdeniz’de mevcut yoğun kaynak suyu çıkışları, dipte içeriden açıkdenize doğru bir akıntı yaratıyor. İkincisi, bu kaynak sularının yarattığı tuz farkından dolayı açıkdenizden içeriye ve dışarıya devamlı bir sirkülasyon oluşuyor. Üçüncüsü ise gel-git etkisi ile iki-üç günde bir, deniz ortalama yarım metre yükselip alçalıyor. Bu da büyük miktarda deniz suyu giriş ve çıkışı sağlayarak denizi temiz ve serin tutuyor.
Ölüdeniz1n hikayesi
Eski çağlarda buralardan geçen gemiler açıkta demirler ve içme suyu almak üzere kıyıya sandalla çıkarlarmış. Bir gün yaşlı bir kaptanın genç, yakışıklı oğlu su almak için koya çıktığında güzel mi güzel Belcekız’ı görmüş. Görür görmez de vurulmuş. Kızın yüreğine de ateş düşmüş ama delikanlı suyu alıp dönmek zorundaymış. Gemi uzaklaşıp gitmiş. Belcekız, o günden sonra hep kıyıyı kollamış. Delikanlı da geminin buralardan her geçişinde su almaya gelmiş. Bir gün gemi buralardan geçerken fırtına patlamış. Genç, babasına burada korunaklı, havuz gibi bir koy olduğunu söylemiş. ihtiyar ise oğlunun gönül macerasını bildiği için oğlunun sevgilisini görmek uğruna gemiyi parçalamak istediğini sanmış. Dalgalarla birlikte kavga da büyümüş baba oğul arasında. Gemi tam kayalıklara çarpacakken kaptan bir kürek darbesiyle oğlunu denize atmış. Ancak o sırada da denizin dönerek çarşaf gibi bir koya girdiğini görmüş. Oğlan orada ölmüş. Kayaların üzerinde sevdiğini bekleyen Belcekız da kendini kayalardan atıp ölmüş. işte o gün bu gündür kızın öldüğü yere Belcekız, oğlanın öldüğü yere Ölüdeniz denmiş.


Fethiye

Fethiye

ölüdeniz

ölüdeniz

Fethiye denince aklınıza neler gelir? Bir yeryüzü cenneti diye nitelenebilecek Kelebekler Vadisi.. Hem su altı zenginlikleriyle hem de plajıyla unutulmazlar arasına giren Ölüdeniz… İnsana bambaşka bir gezegende yaşadığı duygusu veren Saklıkent Kanyonu… Ve güneşe uçarken kanatları eriyen İkarus’un kenti Daidala…
Peki, aklınıza “ismi nereden geliyor” sorusu takıldı mı hiç? Bu benzersiz i içenin özelliklerine geçmeden, yazımıza, işte bu soru ve benzersiz yanıtıyla başlayalım. Çünkü ilçenin adı, tam da özelliklerine uygun bir seçimle konmuş. Çağımızın karus’u diyebileceğimiz bir pilotun, Fethi Bey’in adı verilmiş. Tayyareci Fethi Bey, Türk havacılık tarihinin ilk şehidiydi. Uçağı Şubat 191 4’te, istanbul’dan skenderiye’ye giderken Şam yakınlarında düşmüştü. Ölümü öylesine büyük bir üzüntü yaratmıştı ki, adına ağıtlar yakılmıştı. Cumhuriyet sonrasında da unutulmadı Tayyareci Fethi Bey. Onun adını ve resmini taşıyan pullarla hatırası yaşatıldı. Yetinilmedi, adı sonsuza kadar yaşasın diye, 1934 yılında adının bir yere verilmesi kararlaştırıldı. 0 güne kadar “Meğri” diye bilinen ilçede karar kılındı. Gökyüzünü, güneşi, özgürlüğü simgeleyen bütün özellikleriyle belki de en uygun yer seçilmişti. Meğri, artık Fethiye, yani “Fethi Diyarı” olarak anılacaktı.
Uygarlıkların vatanı
Fethiye’nin tarihi, MÖ 3 binli yıllarda kurulduğu sanılan antik Telmessos kentine kadar uzanıyor. Kent, MÖ 362’de Likya’ya katılmış. Ardından sırasıyla Pers, Selevkos, Lagos, Pergamon (Bergama), Roma, Bizans ve Menteşoğulları’nın yönetimi altına girmiş. 1424’te de Osmanlı topraklarına katılmış. Bu tarih yolculuğu, olağanüstü güzellikteki tabiatıyla birleşince Fethiye’yi sıradan bir turizm merkezi olmaktan çıkartıyor. “Ölmeden önce görülmesi gereken” mekanlar listesinin başlarına yerleştiriyor. Fethiye’den söz edince, elbette tek bir yeri görmekten söz etmiyoruz. Zira, o kadar çok gezecek görecek yeri var kil
Örneğin Af Kule. Burası tertemiz deniziyle özellikle dalış için ideal. Kısık Koyu’nun batısında bulunan Af Kule’ye gitmek için,Ölüdeniz’den kalkan teknelere binmeniz ya da bir araç kiralamanız gerekiyor. Ama gittiğinizde göreceğiniz manzara bu yola değiyor. Su altı zenginliği ise, dünyanın en ünlü dalış destinasyonları ile yarışıyor.
Antik kentler diyarı
Eski adı Levissi olan Kayaköy ise Likya!ılar döneminde Karmilassos’un karşısındaki tepenin eteklerinde “ kurulmuş olan biryerleşim bölgesi. Türk ve Yunan hükümetleri arasında imzalanan Lozan anlaşması gereği yapılan nüfus mübadelesi sonucunda, Kayaköy’de yaşayan Rum halkı ile Batı Trakya’ da yaşayan Türk halkı karşılıklı olarak yer değiştirmişler. Mübadeleden Önce Rum nüfusunun yaşadığı bu evler, koruma altına alındıkları için yerleşime kapalı tutulmuş. Bu köy günümüzde Türk Yunan ilişkilerinde dostluk ve barışın simgesi haline gelmiş.Kayaköy evlerinin en belirgin özelliklerinden biri de birbirinin manzarasını kapatmaması ve ışığını kesmemesiikişer katlı olan bu taş evlerin giriş katlarında yağmur sularının toplandığı yeraltı sarnıçları var. Kayaköy’de kökboyası tekniği ile elde edilmiş renklerle yapılan kaya halılarını ve burada yetiştirilen üzümlerden yapılmış şarapların sunulduğu şarap evlerinin ürünlerini görmek ve satın almak da mümkün. Fethiye’de görülecek bir diğer önemli yer Tlos antik kenti. Taş kemerden yapılmış kapılardan geçip kemerli yollardan ilerleyerek Roma hamamlarına ulaşılıyor. Ayrıca bir de, zamanında sadece konser ve
gösteri için kullanıldığı anlaşılan amfitiyatro bulunuyor. Tlos antik kentini gezip yorulduktan sonra civardaki Yaka Park’ta dinlenebilirsiniz. Burası asırlık çınar ağaçları arasına kurulmuş bir doğal park. Tereyağında kızarmış taze alabalık buradaki restoranların alamet-i farikası.
Bir başka gezegen gibil Fethiye’ye gidip de Saklıkent’i görmeden dönmek olmaz. Akdağ’ın eteklerinde bulunan ve kelimenin tam anlamı ile bir doğa harikası olan Saklıkent Karıyonu’na Fethiye-Antalya karayolu üzerinden ulaşılabilir. Saklıkent’in en önemli özelliği binlerce yıl evvel jeolojik bir çatlama ile oluştuğu tahmin edilen kanyonun burada bulunması. Jeolojik “aktivite” sonucunda Saklıkent’i kanatları altına alan dağ ikiye ayrılmış ve bugünkü Saklıkent Vadisini oluşturmuş. Ortalama 200 metre yükseklikte olan bu vadinin genişliği 20 ila 30 metre arasında. Tabanı normal bir dere yatağından farklı olarak sarp kayalarla ve büyük taşlarla kaplı olduğu için kanyon içinde yürümek oldukça güç. Ancak kendine güvenip de deneyenler için unutulmaz bir keyif.
Kanyona girdikten sonra dünyadan kopuyorsunuz adeta. Çağımızın bütün sesleri dışarda kalıyor ve onların yerini müthiş bir gürültü ile akan Karaçay’ in sesi alıyor. Güneş ışınlarının giremeyeceği kadar dar ve yüksek olan kanyonun derinliklerinde dışardaki sıcaklığı da unutuyor ve serinliyorsunuz. Buraya kadar gelmişken Araksa harabelerini görmek isterseniz, Ören köyü sınırları içerisinde yer alan bu antik kenti ziyaret edebilir, Bizans Dönemi’ nden kalma surları, hamam, su kemerleri, amfitiyatro ve Likyalılar’dan kalma kaya mezarlarını görebilirsiniz. Kragos Dağı’nın yamaçlarına kurulmuş Sidyma antik kenti de mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Sidyma da diğer Likya kentleri gibi yüksek bir tepede kurulmuş. Kalıntıların çoğu Roma Dönemi’ne ait olan Sidyma, bu dönemde büyük gelişme göstermiş. Amfitiyatrosu, sarnıçları, imparatorlara ve Artemis’e adanmış olan ve çok az kısmı ayakta durmayı başaran hamam kalıntıları, köyün kuzey kısmında kalan Likya anıt mezarları ve Dodurga Köyü’nün tarlalarına kadar uzanmış olan çok sayıda gösterişli lahit mezarları var.
Güneşe uçan ikarus
Burada çok sayıda antik kalıntı var ama en ilgi çekenlerinden biri Fethiye’ye 22 km uzaklıktaki inlice Köyü yakınlarında bulunan ve kayalara oyularak yapılan mezarlardan oluşan Daidalos kenti ve kaya mezarları. Daidalos kenti, dünyanın en ilginç ve “bilinen” efsanesinin de yurdu. Efsaneye göre Daidalos’un oğlu İkarus ünlü bir avcıymış. Birgün babasından, avladığı büyük bir şahinin tüyünden kendisi için iki kanat yapmasını istemiş. Babası da uçma sırasında rehberlik etmek amacı ile kendisine de bir çift kanat yapmış. Birlikte Daidalada yüksek bir uçurumdan havalanmışlar. Fethiye Körfezi ve İnlice Ovası üzerinde uçmuşlar. Bu sırada İkarus babasının “yükseklerde uçma kızgın güneş kanatlarını yakar” öğüdünü unutup güneşe doğru yükselmeye başlamış. Ve efsane bu ya, güneşin sıcaklığıyla kanatları tutan sakız ve balmumu eriyince karus mavi sulara düşmüş.
İkarus, çağlar boyunca insanoğlunun uçma, gökyüzüne erişme sevdasının simgesi olmuş. Bugün, bir başka gökyüzü sevdalısının adını taşıyan Fethiye, sanki her ikisinin de anısını yaşatıyor. Yamaç paraşütü yapanlar gökyüzünde süzülüyor… Rüzgar, suyun üzerindeki paraşütleri şişiriyor. İster bizzat deneyin, ister sadece seyredin, Fethiye’de denizle gökyüzünün mavisi bambaşka bir güzellikte buluşuyor.
Her gün yenilenen bir deniz Ölüdeniz
Fethiye, her köşesiyle insanı şaşırtan bir tatil beldesi. Ama, belki de en şaşırtıcı yeri, kendisini her gün yenileyen denizil Ölüdeniz, adı üstünde sakin, dalgasız, sığ bir deniz. Ama suyu son derece temiz, berrak. Çünkü Ölüdeniz gözle görünmeyen üç yolla kendisini hemen her gün yeniliyor. Bunlardan ilki, Ölüdeniz’de mevcut yoğun kaynak suyu çıkışları, dipte içeriden açıkdenize doğru bir akıntı yaratıyor. İkincisi, bu kaynak sularının yarattığı tuz farkından dolayı açıkdenizden içeriye ve dışarıya devamlı bir sirkülasyon oluşuyor. Üçüncüsü ise gel-git etkisi ile iki-üç günde bir, deniz ortalama yarım metre yükselip alçalıyor. Bu da büyük miktarda deniz suyu giriş ve çıkışı sağlayarak denizi temiz ve serin tutuyor.
Ölüdeniz1n hikayesi
Eski çağlarda buralardan geçen gemiler açıkta demirler ve içme suyu almak üzere kıyıya sandalla çıkarlarmış. Bir gün yaşlı bir kaptanın genç, yakışıklı oğlu su almak için koya çıktığında güzel mi güzel Belcekız’ı görmüş. Görür görmez de vurulmuş. Kızın yüreğine de ateş düşmüş ama delikanlı suyu alıp dönmek zorundaymış. Gemi uzaklaşıp gitmiş. Belcekız, o günden sonra hep kıyıyı kollamış. Delikanlı da geminin buralardan her geçişinde su almaya gelmiş. Bir gün gemi buralardan geçerken fırtına patlamış. Genç, babasına burada korunaklı, havuz gibi bir koy olduğunu söylemiş. ihtiyar ise oğlunun gönül macerasını bildiği için oğlunun sevgilisini görmek uğruna gemiyi parçalamak istediğini sanmış. Dalgalarla birlikte kavga da büyümüş baba oğul arasında. Gemi tam kayalıklara çarpacakken kaptan bir kürek darbesiyle oğlunu denize atmış. Ancak o sırada da denizin dönerek çarşaf gibi bir koya girdiğini görmüş. Oğlan orada ölmüş. Kayaların üzerinde sevdiğini bekleyen Belcekız da kendini kayalardan atıp ölmüş. işte o gün bu gündür kızın öldüğü yere Belcekız, oğlanın öldüğü yere Ölüdeniz denmiş.


Fethiye

11 Şubat 2013 Pazartesi

Bedava Arkadaşlık Siteleri

arkadaslik

arkadaslik

Bedava arkadaşlık siteleri arasında en iyi hizmet veren sitelerden birisi olan kameralı sohbet sitesi canlı ve görüntülü sohbet odalarında kullanıcılarına çeşitli aktivitelerle eğlenceli dakikalar yaşatıyor!

Kameralı ve görüntülü bir şekilde birebir sohbet edebilir, sınırsız mesaj yollayarak aradığınız arkadaşlığı sitemizde bulabilirsiniz.

Türkiye ve yurt dışı kullanıcılarıyla sesli bir şekilde sohbet edebilir, çevrenizi dahada genişletebilme şansınız var.

Ayrıca oda içerisinde mikrofon alarak karşınızdaki insanlara sesinizi duyurabilirsiniz.

Yazılı chat sitelerinden sıkıldıysanız kameralı sohbet odaları aradığınız site olabilir!

Çeşitli sitelerdeki gibi üyelik zorunluluğu olmadan ve hiçbir ücret ödemeden sohbetin tadını bizimle çıkarabilirsiniz!

Profil resimlerinizi yükleyerek, resimlerinizi tüm kullanıcıların görmesine izin verebilir, oda içerisinde kamera açarak karşınızdakileri görebilir ve sizi görmelerini sağlayabilirsiniz.
Genel sohbetlerden sıkıldıysanız sohbet içerisindeki arkadaşlarınızla özelden kameralı ve sesli bir şekilde sohbet edebilirsiniz.
Bedava arkadaşlık siteleri odalarına katılmak için lütfen TIKLAYIN


Bedava Arkadaşlık Siteleri

10 Şubat 2013 Pazar

Evlilikte en başta ve sonraları

komik

komik

1. yıl: Koca şöyle der: “Oooo sevgilim, böyle kesik kesik öksürmen beni endişelendiriyor. Bilmiyor musun, artık her yerden her türlü mikrobu kapabiliyoruz? işimizi şansa bırakamayız, şimdi doğruca hastaneye gidiyoruz. Seni bir görmelerini istiyorum, sanırım birkaç gün orada dinlenmen gerekecek. Biliyorum, hastane yemekleri kötü; o yüzden sana sevdiğin ev yemeklerinden getireceğim. Başhemşireyle bu konuyu ayarladım bile.
2. yıl: “Bak tatlım, bu öksürükler iyiye işaret değil Aile doktorumuzu aradım, bugün birara uğrayıp sana bakacak. Şimdi neden gidip yatmıyorsun, dinlenmen lazım!”
3. yıl: “Hayatım, bırak şimdi yemek yapmayı da git yat. Ben sana yiyecek birşeyler hazırlarım. Hey, evde hazır çorba var mı?”
4. yıl: “Bu hasta halinle kendini yormanı istemiyorum. Bulaşıkları bitirip, çocuklan yıkayıp yatırdıktan sonra lütfen sen de yat, dinlen!”
5. yıl: “Madem hastasın, niye bir aspirin almıyosun?”
6. yıl: “Orada şey gibi hırlayacağına git banyoda gargara yap, birşey yap, boğazını temizle!’ 7. yıl: “Allah aşkına bu öksürükler ne zaman bitecek? Etrafa saçtığın mikrop da cabası… Beni de mi hasta etmeye çalışıyorsun sen?”


Evlilikte en başta ve sonraları

Türkler tarafından keşfedilmesi beklenenler.

komik

komik

* Bitmeyen piknik tüpü
* Sigara cepli çorap
* Topuğu basık ayakkabı
* Köpüklü su musluğu ve şampuan konulan şofben
* Elektirik sayacı durduracağı
* Döner pişirilen mikrodalga
* Laf atan korna
* Minibüs arkasından para uzatmak için şoförün yanına kadar uzanan demir.
* Güdümlü anne terliği
* Basamakta durana çarpmayan otomatik kapı.
* Otobüste yan koltukta oturan kişinin gazetesini rahat şekilde okuma imkanı veren zoom’lu gözlük.
* Düğmesine basıldığında “du-lu-luu” sesi veren Akbil taklidi anahtarlık.
* Ağza takılan ve dişlerle şişe kapağı açmayı kolaylaştıracak açacak
* Polis kontrolünden 300 metre önce kendiliğinden takılan emniyet kemeri.
* İş yerlerinde 3 dakikadan fazla konuşunca “Hoop burası babanın yerimi!” diye uyaran telefon.


Türkler tarafından keşfedilmesi beklenenler.

Anne Babaların Yapması Gerekenler

anne ve baba

anne ve baba

1. Çocuklar üzerinde meydana getirdiğiniz ilk izlenimleri değiştiremezsiniz.
2. Çocuklarınızın yapmasını istediğiniz şeyler, sizin de yapmak istediğini şeylerdir.
3. Saygı görmeyen bir çocuktan saygı, sevgi görmeyen bir çocuktan sevgi beklemeyin.
4. Merakı, girişimciliği ve fert olma hissini engellemeyin. Merak bilginin, girişimcilik canlılığın, kişilik bilgeliğin kaynağıdır.
5. Çocuğa birşeyler öğretmek için olduğu kadar, ondan birşey öğrenmek için de zaman harcayın.
6. İçten bir sarılma, sevgiyi bütün kelimelerden daha iyi anlatır.
7. Hemen hiçbir şey, göründüğü kadar önemli değildir. Kızmadan önce bir kere daha düşünün.
8. Dövmek mi? Asla yapmayın!
9. Bir çocuğu asla yemek için zorlamayın, açlık bu işi sizden daha iyi yapar. Bir ana-babayı akıllı yapan; söyledikleri değil, söylemedikleridir.
10. Kurallarınız varsa, sebepleriniz de olmalı. Bu sebepleri bilmek çocuğunuzun hakkıdır.
11. Çocuğunuzun arkadaşlarını kendi arkadaşlarınız gibi sıcak karşılayın.
12. Çocuğunuz hayallerinden ya da sırlarından birisini paylaşmak istiyorsa, size ne kadar değer verdiğini anlayın ve onu dinleyin.
13. Hatanızı çocuğunuza itiraf edemiyorsanız, zamanla güvenirliliğinizi kaybedersiniz.
14. Kucaklar çocukların oturması için yaratılmıştır. Çocukların büyük olması kuralları değiştirmez.
15. Çocuklarınıza verdiğiniz sözü mutlaka yerine getirin.
16. Bir çocuğun hayatındaki bütün riskleri kaldırırsanız, o çocuğun hayatındaki bütün canlılığı da kaldırmış olursunuz.
17. Soru sorduğunuzda cevabını mutlaka bekleyin.
18. Konuşan bir çocuğun sözlerini tamamlamaya çalışmayın.
19. Çocuğunuzla birlikte oynamak, onun için olduğu kadar sizin içinde önemlidir.
20. Hergün çocuğunuza övgüye değer birşeyler bulun.
21. Çocuğunuzun dişlerini fırçalamasını istiyorsanız, dişlerinizi fırçalayın.
22. Çocuğunuzun anlattıklarıyla dalga geçmeyin.
23. Çocuğunuza diğer yetişkinlerle ve diğer çocuklarla birlikte olmaya özendirin.
24. Büyükanneler ve büyükbabalar çocukları şımartmak için yaratılmışlardır, bırakın şımartsınlar.
25. Kimi zaman çocuğunuz için çok şey yapmaya çalışmak, az şey yapmaktan daha yıkıcıdır. 26. Çocuğunuza değer verdiğinizi, onunla birlikte olmayı tercih ettiğinizden daha güzel birşey anlatamaz.
27. Çocuğunuzla içten bir konuşma yapmak istiyorsanız, gözlerlinizi gözlerinden ayırmayın. 28. Çocuklarınızı başkalarının yanında küçük düşürmeyin.
29. Sınırsız sevgiyi, sınırsız ihtimamla karıştırmayın. Kimi zaman çocukları yalnız bırakmak daha olumlu sonuçlar doğurur.
30. Çocuklara has saldırganlığı soğukkanlı karşılayın.
31. TV’den uzak durun.
32. Rahat ana-babaların yetiştirdiği çocuklar büyük ihtimalle rahat olacaklardır.
33. Her gece çocuğunuza iyi geceler öpücüğü verin.
34. Bir çocuğun bir işe katılmasını sağlamanın en basit yolu, ondan yardım istemektir.
35. Çocuğunuz size duyduğu öfke, sevginize duyduğu güvenin ifadesidir.
36. Kaba sözler çocuğunuzun kalbini kırmakla kalmaz, ona kaba olmayı da öğretir.
37. Eğer ona birşeyin “onun için iyi” Olduğunu söylüyorsanız, Ondan hoşlanmayacağından emin olabilirsiniz.
38. Çocuklarınızın evi dağılmasına izin verin, işleri bittiğinde toplamalarım sağlayın.
39. Güneşin batışını, gökkuşağını ve diğer olayları birlikte jale- yin.
40. Eşinizle tartıştığınızı yalanlamayın ama çocuğunuza aranızdaki problemi çözdüğünüzü gösterin.
41. Yersiz övgüler gerçek övgülerin değerini azaltır.
42. Çocuğunuzun büyümesini beklemeyin. Yetişkin olmanın avantajı yok.
43. Bir ağacın varoluş sebeplerinden birisi de insanların ona tırmanabilmesidir.
44. Çocuğunuz okumayı sökse de, siz ona yüksek sesle kitap okumaya devam edin.
45. Çocuklarınıza nasıl öğrenebileceklerini öğrettiyseniz, onlara hemen herşeyi öğretmişsiniz demektir.
46. Çocuklarınıza siz olmadan nasıl ayakta durabileceklerini öğrettiyseniz, onları hayata hazırlamışsınız demektir.


Anne Babaların Yapması Gerekenler

9 Şubat 2013 Cumartesi

Chat Powa

chatpowa

chatpowa

Chatroulette ve Omegle alternatiflerinden birisi olan chatpowa sitesi random chat sitelerine nadiren çok yeni sitelerden birisidir. Kullanıcı kitlesi her ne kadar omegle ve rulet sitesi kadar çok olmasada yinede belli bir kitleye sahip siteler arasına girmeyi başardı. 2012 yılları arasında açılan site yeterli güncelleme ve yeniliklere sahip olabilirse, bir çok rastgele sohbet sitelerine rakip olabilmeyi başarabilir.

Normal random chat sitelerine nadiren biraz daha yenilikçi olarak görünsede yinede chatroulette kadar adını duyurabilmiş değil. Hoş ve sade görüntüsüyle kullanıcılarına hoş bir görüntü sağladığı söylenebilir.

Normal sohbet etmek isterseniz chatpowa sitesine girer girmez next tuşuna basarak kendinize uygun kişileri seçebilir ve sohbete dahil olabilirsiniz.

Bunun dışında aradığınız eğer sadece bir bayansa ve 18+ sohbet etmek istiyorsanız girls bölümüne tıklayarak dilediğiniz modeli seçip karşılıklı ücretli bir şekilse sohbet edebilme imkanlarınada sahipsiniz.

Girls bölümünü kesinlikle 18 yaş altı kullanıcılara önermiyoruz.

Bu siteyi kullanabilmek için kamera ve mikrofon olması zorunlu olmakla beraber bilgisayarınızda adobe flash player’in yüklü olması gerekmektedir.


Chat Powa

8 Şubat 2013 Cuma

14 şubat sevgililer günü önerileri

Sizin İçin Seçtiklerimiz

Şubat sevenlerin ve sevilenlerin ayı. Bu nedenle 14 şubat için sevdiğinize minik jestler yapıp onun kendisini daha  özel ve güzel hissetmesini sağlayabilirsiniz. Eğer ne alacağınıza karar veremediyseniz size  önereceğim ürünlerden biri  alternatif olarak düşünebilirsiniz.

Koruyucu Bakım
BB kremler, kozmetik güzellik ritüellerine bakış açımızda küçük bir devrim yaptı. Bu  nesil ürünlerle cilt üzerinde mükemmel sonuçlar yaratmak mümkün. Amacınız cildinizi en iyi bakımla geceleğe hazırlarken, gözle görülemeyen ama  kusursuz bir koruyucu etki elde etmekse size  önereceğim ürüne bayılacaksınız. Çünkü en yeni hepsi bir arada güzellik ürünü  olan BB kremleri; dengeli bir hidrasyon, güneş koruma fakötürü (SPF), ciltte düzelme, koruyucu etki  doğal bir sonuç vadediyor. Bütün bu  özellikleri sunan Shiseido BB cream, daima aruzlanan ve capcanlı bir cilt yaratıyor. Kısaca bu, çok yönlü bir krem.

Anında Etkili Nem Serumu
Caudalie, soğuk kış günlerinde cildinizi uzun süre nemlendirecek Vinosource Anında Etkili Nem  Serum’u öneriyor. Doğal olarak bu öneriyi dikkate aldım ve hemen ürünü denemeye başladım. Çünkü  kış aylarında cildim ekstra kuruyor ve  çok soğuk havalarda zaman zaman  pul pul dökülmeler bile  oluyor. Üzümün cilt üzerinde ne  kadar etkili olduğunu bildiğim için düzenli kullandığım ürünleri bir süre  kenara ittim ve bu  yeni ürünün  cazinesine  kednimi kaptırdım. Diyebilirim ki Vinosource Anında Etkili Nem Serumu,, formülündeki asma ve  üzüm bileşenleriyle ciltte etkinlik ve  keyfi aynı  anda yaşatıyor. Ürünün içerisinde Cadulie’nin dünya çapında en sevilen malzemelerinden biri olan ”organik  üzüm suyu” da yer alıyor.

Maskaram Olmadan Asla
”Maskaram olmadan asla!! diyenler el kaldırsın. Çünkü Guerlain ilkbahar koleksiyonunun en hit ürünü olan yeni maskarası Mascara Cils D’Enger’le tanışmalarını şiddetle öneriyorum. Yenilikçi ve son derece sofistike bir formüle sahip olan maskara, kaygısız ve kusursuz bir uygulama imkan tanıyor. Yani  pürüzsüz ve esnek yapısı sayesinde çok kolay uygulanıyor. Bunun sırrı, üç  farklı polimer birleşiminde yatıyor. İlk olarak son derece yapışkan  yağlar, kirpikleri sararak kaplıyor ve kalınlaştırıyor. İkinci olarak polimer yapısı nedeniyle yumuşatarak şekil veriyor. Son olarak da film tabakası  gibi kripikleri tarayarak  muhteşem  kıvrıklık sağlıyor. Kısaca yüksek  performanslı üçlü  formülü sayesinde uzun süre kalıcı etkiyi garanti ediyor.

Romantizm Tutkunlarına
Sizi romantik, çok özel bir  parfümle tanıştırmak istiyorum. Çünkü onu sadece Harvey Nichols ve Brandroom mağazalarında koklayabilirsiniz. Creed Fleurissimo, romantizmin gerçek hayat hikayesini anlatıyor. Fleurissimo, aslen bir kraliyet prensinin düğün gününde kullanması için Amerikalı gelinine  özel olarak yaptırdığı klasik çiçeksi bir koku. Kilisede gerçekleşen düğünde gelinin  sıralar arasında yürürken taşıdığı kraliyet buketini tamamlamak için yaratılmış. Hollywood ihtişamı ve  kraliyet kalitesinin Muhteşem bir kaırşımı olan Fleurissimo’yla Creed, 2006 senesinde hem kraliyet düğününün, hem de parfümün 50′nci yıl dönümünü kutlamış. Çiçeksi ve taze olarak konumlanan parfümün görkemli içerik karışımında sümbülteber, Bulgar gülü, menekşe ve Floransa zambağı kullanılmış. Ayrıca üst notalarda bergamot ve menekşe bulunuyor. Temel  notalarındaysa zambak ve esmeramber. Fleurissimo, her kadının içinde yatan prensesi ortaya  çıkaran ve kraliyet ihtişamıyla romantizmini hayallerden gerçeğe taşıyan bir  koku.


14 şubat sevgililer günü önerileri

Wella İle Moda Saçtan Başlar

wella

wella

Bu sezon şık görünmenin sırrı makülen giysilere yapacağınız giysilere yapacağınız feminen dokunuşlarda saklı mesela saçlarınız.. Çünkü saçlarınız giysilerinizde yakaladığınız modanın en etkili
tamamlayıcısı hep söylerim ; ”Saçın güzelse sen de güzelsin.” İşte bu sezon şık ve güzel görünmek için bir kaç ip ucu :

Maskülen Giysileri Yoğun Saç Renginizle Yumuşatın
Bu sezon bol paça pantolonlar kadın modasına maskülen bir duruş getiriyor. Ama marifet, erkeksi kıyafetleri kadınsı bir dokunuşla tamamlamakta. bu noktada bence şıklığın sırrı yoğun ve canlı bir saç rengi. Bunun için tavsiyem Wella Koleston Köpük boya.

Gözlerinizi Net Saç Kesimleriyle Ortaya Çıkarın
Bu sezon gözleri ortaya çıkaracak net kesimler moda. Bu tarz modeller için doğal görünen bir şekillendirme önemli. Benim size tavsiyem Wella Pro Series şekillendiriciler. Wellla Pro Series ürünleriyle evde kendi saç modanızı yaratmanız çok kolay. Wella Pro Series şekillendiricilerle saç modanız her zaman fark yaratacak.

Sizde Tarzınızla Konuşulmak İstiyorsanız İşte Size Bizden Birkaç İpucu…

En moda saç rengi teninize uyan saç rengidir..
çünkü saç renginiz ifadenizi yumuşatabilir yada sertleştirebilir. Bu yüzden hiç şüpheniz olmasın ki ten renginize uyumlu bir aç rengi size en yakışan renktir. En doğru renk seçimi için benim size önerim WElla Koleston Köpük boya. Çünkü renkleri çok yoğun. Ve bu yoğun renklerin kalıcılığında daha iyi bir köpük boya yok. Kullanımıda çok kolay. Karışımı hazırlayın. Şişeyi 3 kez çalkalayın. Oluşan köpüğü elinize sıkın. Şişeyi ortasından sıkmayı unutmayın. Köpüğü şampuan gibi saçınıza sürün.. Damlama yok, bulaşma yok.

Herkes bakımlı saçları olsun ister.
Saçalrınız bakımlı olmalı ki modeli ortaya çıksın. Bakımlı saçlar için benim tavsiyem; stilistlerden ilham alınan, uzmanlarla geliştirilen WElla Pro Şampuan, saç bakım kremi ve bakım kürü… Her yıkamada önce Wella Pro Series Şampuan ile saçlarınızı arınıdırın, sonra saç bakım kremiyle nemlendirin. Bu ikiliye bayılıyorum. Daha yoğun bir bakım için haftada bir kullanınlan WElla Pro Series saç bakım kürünü uygulayın.

Gösterişli saçlar şekillendirici olmadan olmaz.
Kullandığım şekillendiricinin etkili olması benim için çok önemli. İşte bu yüzden Wella Pro Series şekillendiriciler benim vazgeçilmezim. Saçımı Wella Pro Series Maksimum Tutuş Saç Köpüğü’yle şekillendiriyorum. Saçlarımda 24 saate kadar Wella’nın maksimum tutuşunu sağlıyor.


Wella İle Moda Saçtan Başlar

Tinychat

tinychat

tinychat

Tinychat kameralı sohbet sitesi chatroulette ve rastgele sohbet sitelerinden çok daha farklı ve güzel bir ortama ev sahipliği yapan nadir sitelerden birisidir. Görünüm olarak camfrog ve paltalk sitelerine benzerliği çok yüksek. Oda içerisinde belirli kişiler kamera açıp sohbet edebiliyor ve dileyen herkes sohbeti ziyaretci olarak dinleyebilir. Yada sohbete dahil olarak kameralı bir şeklde katılabilir.

Facebook üyeliğiyle giriş yapabilir, misafir olarak üye olmadanda sohbet edebilme imkanınız bulunmakta.

Tinychat sitesini kullanabilmek için mikrofon ve kamera olması zorunlu değildir. Adobe flash playeriniz olduğu sürece siteyi sınırsız şekilde kullanabilirsiniz.

Tinychat sitesi kullanıcılarına Populer, Comedy, Enternainment, Gaming, Hanging Out, Late Night, Teknology, Teen gibi her kategoride hizmet vermektedir.

Tinychat kullanan ülkeler

Türkiye, İspanya, Fransa, İtalya, Almanya, Portekiz, Çin, Japonya


Tinychat

7 Şubat 2013 Perşembe

Facebook zaman tünelini kaldırma eklentisi

timeline remove

timeline remove

Facebook zaman tüneli çıktığından beri face kullanıcılarını oldukça fazla rahatsız etmeye başladı. Alıştığımız eski blog görüntüsünü tekrar görmek isteyen bir çok kişi var.
Eski tasarıma alışıp ve yeni tasarıma hala alışamayan kullanıcılar oldukça fazla.
Facebook zaman tünelini kaldırma eklentisi bahanesiyle facebooka bir çok kez reklam ve spamlar doldurarak dolaylı yoldan kullanıcıları istemedikleri reklamları yayınlayarak rahatsız etmektedirler.
Bu durum timeline remove eklentisiyle sona ermiş bulunmakta.
Türk yapımı timeline remove eklentisi google chrome , mozilla firefox , Safari ve Explorer gibi her broserin ayrı eklentisi bulunmakta.
Kullanımı oldukça rahat ve basit sadece eklentiyi kurup browseri tekrar başlatmanız yeterli olacaktır.


Facebook zaman tünelini kaldırma eklentisi

Bebek

Bebek

İki bebek pusetlerinde battaniyelerinin altına oturuyorlarmış

Biri diğerine sormuş.
“Sen erkek bebekmisin, kız bebekmi?”
Öteki ellerini havaya kaldırmış.”Bilmiyorum. nasıl anlarızki?”
Bizimkisi “Biliyorum akıllım bak…” demiş ve öteki battaniyesinin altına kafasını sokuvermiş. 2-3 saniye sonra kafasını dışarı çıkarmış ve gülümsemiş:”Sen kız bebeksin, bende erkek bebeğim..”
“Ama nerden anladın?” diye sormuş öteki…
“Çok kolay akıllım…” Senin patiklerin pembe benimkiler mavi…”


Bebek

5 Şubat 2013 Salı

Sakin şehir turizmi

sakin şehir turizmi

sakin şehir turizmi

Trafik sıkışıklığı, korna sesleri, egzoz dumanları arasında güne başlayıp, koşarak ofisinize gidiyor, kahvaltıları köşedeki pastaneden aldığınız poğaçalar ya da filtre kahve ile mi geçiştiriyorsunuz? Öğlen saatlerinde bir iki lokma ‘atıştırıp’ işlerinize mi gömülüyorsunuz? Ardından yine aynı trafik, aynı korna sesleri, egzoz dumanları… Yorgun argın ulaştığınız evinizde akşamları yemeğinizi de telefonla sipariş mi veriyorsunuz?
“Karın doyurmak değil, yemek yemek istiyoruz”, “Hayatı bir koşturmaca olarak değil, doya doya yaşamak istiyoruz”, diye düşünenler 1999 yılının Ekim ayında İtalya’nın Greve in Chianti Kenti’nde bir isyan hareketi başlattı.
‘Hızlı ye’, ‘çok tüket’, ‘hızlı yaşa’ sloganlarına karşı başlatılan bu hareketin ismi ise ‘Cittaslow’ oldu… İtalyanca şehir (citta) ve ingilizce yavaş (slow) kelimelerinin birleşmesinden oluşan ‘Cittaslow’ hareketi, kendisine hem sevimli hem de son derece anlamlı bir sembol seçti; Tarihi bir şato, yanında modern kent hayatını simgeleyen bir apartman ve bunların önünde keyifle yürüyen bir salyangoz!!!
Yapılan ilk toplantıda italya’daki 32 kentin yerel idarecileri bir araya geldi. Bu toplantıda Cittaslow Genel Koordinatörü seçilen Greve in Chianti Belediye Başkanı Paolo Saturnini, hareketin neden ve nasıl başladığını şöyle anlatıyordu; “Amerikan hayat tarzı şehirlerimizi istila etti. İtalyan kentleri tek tip bir görünüme büründü. Bu şekilde bir küreselleşmenin önüne geçmek istedik.”
Sohbeti hatırlamak için…
‘Hareket’ mücadele edilmesi gereken ilk hedefi, ‘fast food’ olarak belirledi. Çünkü bir toplumun beslenme alışkanlığının değişmesi sadece sofralarla sınırlı kalmıyor tüm hayatı değiştiriyordu. Hızlı yemek yeme derdine düşenler; aileleriyle, dostlarıyla aynı masada bir araya gelmiyor, sohbet alışkanlıklarını, misafirperverliklerini ve geleneklerini kaybediyorlardı. Cittaslow üyesi kentler, 1989 yılında İtalyan aşçıların başlattığı ‘slow food’ hareketine destek verdi. Karar kesindi: ‘Sakin Kent’lerde, yemekler atıştırılmayacak, özenle kurulan sofralarda lezzete sohbetler eşlik edecekti. Yerel kimlikler canlandırılacak, harekete üye kentler yılda en az bir kez toplanacak, yıllık faaliyetler masaya yatırılacak, sonraki yıllar için gerekli düzenlemeler yapılacak, harekete yeni üye olan kentlere eğitim seminerleri verilecekti. Tüm ‘Yavaş Şehir’ler aynı logoyu kullanacak, şehrin karakteristik özellikleri korunacaktı. Ve tabii ki çevreyle içiçe bir şehir hayatı yaratılması için politikalar belirlenecekti. Yani, çöpler geri dönüşümle ekonomiye faydalı hale getirilecek, sokaklar ve parklar ağaçlandırılacak, korna sesleri ve alarmlar kontrol altına alınacak, bisiklet gibi çevreci araçların kullanımı teşvik edilecek, televizyon antenleri ve neon ışıklı reklam panoları kaldırılacaktı. Kararlar bununla sınırlı kalmadı. ‘Sakin Şehir’lerde üretilecek gıdalar da doğal olmalıydı. Sebze ve meyveler organik yollarla üretilecek, yerel ürünler ve lezzetler korunacak, insanların geleneksel ürünleri ve yiyecekleri rahatça temin etmesi sağlanacaktı. Neredeyse imkansız gibi görünen bu prensipler hızla hayata geçirildi. Ve Cittaslow Hareketi üyesi kentler, çabalarının karşılığını aldı. İnsanlar egzoz dumanı yerine çiçek kokularını içlerine çekebilecekleri, korna sesleri yerine kuş sesleriyle uyanıp, birbirinden lezzetli yiyecekleri tadabilecekleri, tarihi ve doğal güzellikleri korunmuş bu şehirlere akın etti. Cittaslow hareketi ikinci yılında 37 şehirde yaygınlaştı. Şimdi ise dünyanın ig ülkesinde 129 kent bu Birliğin üyesi oldu.
Seferihisar başı çekti! Bu alternatif şehircilik anlayışı, turizme de farklı bir boyut kazandırdı. Tabii ki Türkiye de bu harekete kayıtsız kalamadı. Ilk adımı atan ise Izmir’in Seferihisar ilçesi oldu. Cittaslow hareketinin 59 prensibini hayata geçiren Seferihisar, 2009 yılında ‘Sakin Şehir’ logosunu kullanmaya hak kazandı. Seferihisar, 50 kilometrelik kıyı şeridiyle, mandalina bahçeleriyle, Teos ve Sığacık antik kentleri, modern yat limanı, lezzetli deniz ürünlerinin servis edildiği restoranları ile hem bugününü doyasıya yaşayan hem de geçmişine, tarihi ve kültürel değerlerine sahip çıkan bir ilçe…
5 sakin kentimiz daha oldu Cittaslow hareketi Seferihisar’daki günlük yaşamı çok değiştirmediyse de bölge insanının gelirine büyük katkı sağlandı. Büyük şehirlerin kaosundan kaçmak isteyenler, Türkiye’nin ilk ‘Sakin Şehri’ne akın etti. Bu gelişmeler ulusal ve uluslararası basında yer bulurken, 4 yerleşim bölgemiz daha Seferihisar’ın öncülük ettiği bu harekete katılmak için kolları sıvadı. 2011 yılının Haziran ayında Polonya’nın Lidzbark Warminski Kenti’nde düzenlenen CittaslowGenel Kurulu’nda Muğla’nın
Akyaka beldesi, Aydın’ın Yenipazar,
Çanakkale’nin Gökçeada ve
Sakarya’nın Taraklı ilçeleri ‘Sakin
Şehir’ unvanına layık görüldü.
Doğal yaşam cenneth Akyaka
Muğla’nın Ula lçesi’ne bağlı Akyaka Beldesi, doğa aşıkları için kelimenin tam anlamıyla bir cennet. Akyaka, florası ve faunasını koruyarak, sıradan bir balıkçı köyünden ‘Cittaslow’ logolu bir turizm cennetine dönüşmüş. Sadece Gökova Sazlığı’nda aralarında flamingolar ve pelikanların da bulunduğu yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yapan bu güzelim belde, mimarisi ile de dikkat çekiyor. Beldenin mimari kimliğinin şekillenmesinde ise dünyaca ünlü mimar Nail Çakırhan’ın büyük emeği bulunuyor.
Efeler Diyarı’nın incisi: Yenipazar
Aydın’a bağlı Yenipazar ilçesi ise, Büyük Menderes Havzası’nın ortasında kalan yemyeşil bir rüya beldesi. Baba Dağı’nın ormanlarla kaplı eteklerindeki bu şirin ilçenin tarihi 4 bin yıl öncesine dayanıyor. Orthosia Antik Kenti’nde yapılan kazılar, ilçe merkezinin MÖ. 2000’li yıllardan bu yana insanoğluna ev sahipliği yaptığını gösteriyor. Osmanlı döneminden bu yana ilçe merkezinde kurulan pazar ilçeye adını vermiş. Bu minik ve sakin cennette, halen yerel ürünlerin satıldığı pazarı gezmek, çam kokuları eşliğinde uzun yürüyüşler yapmak ‘yuvalaça’, ‘oklavadan sıyırma’, ‘tatlı tarhana’ gibi yerel lezzetleri tatmak mümkün. Organik Iezzetler için Gökçeada
Türkiye’nin en batı noktasında yer alan Gökçeada, Türkiye’nin en nezih ve sakin turizm beldelerinden biri. Kış aylarında 156, yaz aylarında ise 250 civarında pansiyonun hizmet verdiği Gökçeada, doğal güzellikleriyle olduğu kadar lezzetleriyle de ünlü. Yeşille mavinin en güzel buluşmalarına tanıklık edebileceğiniz Gökçeada’da sebze ve meyvelerin tümü organik. Burada zeytinler doğal yollarla salamura ediliyor, zeytinyağları geleneksel yöntemlerle üretiliyor. Şaraplar, hormonsuz üzümlerden geleneksel yollarla imal ediliyor.
Masal gibi bir ilçe: Taraklı Sakarya’ya bağlı Taraklı ilçesi, Anadolu mimarisinin birbirinden güzel örnekleriyle tam bir masal beldesi. Geçmişi bin yıl öncesine dayanan ve antik dönemlerde Daeblis, Dablis Doris gibi isimlerle anılan Taraklı, 7 bin yılı aşan geçmişiyle Hitit, Frig ve Bizans imparatorluklarından izler taşıyor. Bugün birbirinden güzel evleri ve yerel lezzetleri ile ünlü alternatif bir tatil beldesi.


Sakin şehir turizmi

Funyo Chat

funyo

funyo

Funyo son günlerde popüler olan ücretsiz rastgele kameralı sohbet sitelerinden biridir. Chatrandom sitesinin yan kuruluşu olarak bilinen funyo son zamanlarda kapanarak chatrandom sitesine yönlendirilmiştir.

Chatrandom yani funyo sitesi içerisinde rastgele sohbet edebilir. Rulet , Flash123 chat scriptlerinden faydalanabilirsiniz. Rulet script birebir hiç tanımadığınız insanlarla arkadaşlık kurmanıza yarayan bir sistemdir. Flash123chat bunun tam aksine birebir sohbet imkanı olmadan kanal içerisinde tanışarak sohbet edebileceğiniz bir sistemdir. Fakat bu sitenin içerisine girmenizi pek tavsiye etmiyoruz bunun nedenleriyse , Flash123chat scriptinin içerisinde hiçbir moderatör olmamakla beraber içerisinin oldukça uygunsuz olmasıdır.

Funyo sitesine facebook eklentisini aktifleştirerek sosyal medya sitelerindende bağlanabilme ihtimaliniz var.
Funyo yani chatrandom sitesinin kullanıcılarıyla oldukca ilgisiz ve alakasız olduğunu söyleyebiliriz.


Funyo Chat

Funyo Chat

funyo

funyo

Funyo son günlerde popüler olan ücretsiz rastgele kameralı sohbet sitelerinden biridir. Chatrandom sitesinin yan kuruluşu olarak bilinen funyo son zamanlarda kapanarak chatrandom sitesine yönlendirilmiştir.

Chatrandom yani funyo sitesi içerisinde rastgele sohbet edebilir. Rulet , Flash123 chat scriptlerinden faydalanabilirsiniz. Rulet script birebir hiç tanımadığınız insanlarla arkadaşlık kurmanıza yarayan bir sistemdir. Flash123chat bunun tam aksine birebir sohbet imkanı olmadan kanal içerisinde tanışarak sohbet edebileceğiniz bir sistemdir. Fakat bu sitenin içerisine girmenizi pek tavsiye etmiyoruz bunun nedenleriyse , Flash123chat scriptinin içerisinde hiçbir moderatör olmamakla beraber içerisinin oldukça uygunsuz olmasıdır.

Funyo sitesine facebook eklentisini aktifleştirerek sosyal medya sitelerindende bağlanabilme ihtimaliniz var.
Funyo yani chatrandom sitesinin kullanıcılarıyla oldukca ilgisiz ve alakasız olduğunu söyleyebiliriz.


Funyo Chat

4 Şubat 2013 Pazartesi

Elazığ

elazig

elazig

Efsaneye göre Hazar Gölü kıyıları iki sevgilinin ölümsüz aşkına ve hazin sonuna tanıklık etmiştir. Sevdiğine kavuşabilmek için gece gölü yüzerek geçen delikanlıya bir çıranın ışığı rehberlik yapar. Ama kızın babası durumu anlayıp bir gece çırayı söndürür, yönünü bulamayan genç boğularak can verir. Onun ardından da sevgilisi kendisini suya atar. Derler ki, o gün bugündür gençler ellerindeki çıralarla iki sevgiliyi ararlar.
Efsaneyle ne ölçüde ilgisi var, kimbilirl Elazığ, ünü dünyayı tutmuş ‘çayda çıra’ ve Hazar Gölü ile anılır. Elazığ deyince akla bu iki simgeyle bilinen iki hazinesi gelir: Türküleri ve oyunlanyla folklorü ve su kaynakları.
Harput’un yokuşuna..
Bir Elazığ türküsü, “Harput’un yokuşuna diye başlar. Nitekim, Harput Kalesi çevresindeki uçurumlarla akla önce bunu getirir. Anadolu’nun en görkemli sıradağlarının eteğinde, Keban ve Karakaya Baraj Gölleri ile Hazar Gölü’nün çevrelediği Elazığ’ın, M.Ö 2 binli yıllara uzanıyor. Deyim yerindeyse çekirdeğini de Harput Kalesi ve çevresi oluşturuyor. Derin uçurumlarla çevrili Harput Kalesi’nin günümüzden tam 4 bin yıl önce IJrartular tarafından inşa edildiği
tahmin ediliyor. Harput, dönemin güçlü devletleri tarafından önemli bulunmuş, sayısız istila atlatmış, 1 516 yılında Osmanlı hakimiyetine girmiş. Yüzlerce yıl boyunca da şehir Harput adıyla bilinmiş.
İsim babası Atatürk
1834 yılında Reşit Mehmet Paşa tarafından kentin merkezi, Agavat Mezrası’na taşınmış ve ismi ‘Mamret-ül Aziz’ olarak değiştirilmiş. Ancak halk bu telaffuzu zor isme alışamayınca kent El-Aziz olarak anılır olmuş. Kurtuluş Savaşı’na büyük destek veren kenti, ulu önder Atatürk de unutmamış. Gazi Mustafa Kemal, 1937 yılında ziyaret ettiği bu güzel kente, ‘Azık jli’ anlamına gelen Elazığ adını uygun görmüş. Dünün kalesi, mektep ve camileri, hamamları, çarşıları ile ünlü Harput’u, bugünün Elazığ’ını ortaya çıkarmış.
Selçuklu mirası: Eğik Minare
Elazığ’da Selçuklu döneminden kalan pek çok tarihi yapı bulunuyor. Bu camilerden en ünlüsü 1156 yılında dönemin ünlü hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yaptırılan ve halen ibadete açık olan Ulu Cami… Anadolu’daki en eski lslam eserlerinden biri olan caminin taş işçiliği hayranlık uyandırıyor. Eğri minaresi ise görenlerde bir kez daha bakma ihtiacı yaratıyor.
700 yıllık sır çözüldü
Bölgeyi ziyaret edenlerin görmesi gereken diğer tarihi ve dini yapılar ise, Alacalı ve Sarahatun camileri, Ahi Musa Mescidi ve Mansur Baba Türbesi. Arap Baba Türbesi yakın bir döneme kadar gizem tutkunlarının en önemli uğrak noktalarından biriydi. Çünkü, Arap Baba olarak anılan islam aliminin naaşı 700 yıldır bozulmadan duruyor, her isteyen onu ziyaret edebiliyordu. 2008 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden izin alınarak Arap Baba’nın naaşı üzerinde bir inceleme yapıldı ve yüzlerce yıllık sır gün yüzüne çıkmış oldu. Arap Baba’nın bedeni, henüz siamiyet öncesi geleneklerini terk etmemiş dönem insanları tarafından Orta Asya’ya özgü yöntemlerle mumyalanmıştı…
SÜt Kalesi
Harput’u Harput yapan yapıların başında ise kalesi geliyor. Süt Kalesi olarak da anılan ve Urartular döneminde yapıldığı tahmin edilen kalenin yüksekliği, kimi noktalarda 400 metreye kadar ulaşıyor. Sayısız istilalar, depremler ve yangınlar atlatan bu görkemli yapı, insan emeğinin direnci konusunda en iyi örneklerinden biri… Meryem Ana Kilisesi ise bölgedeki en eski dini yapılardan. M.S 4’üncü yüzyılda yapıldığı tahmin edilen yapı, dikdörtgen planlı ve kayalar üzerinde yükseliyor. Elazığ’ı ziyaret edenlerin uğraması gereken diğer bir nokta ise Arkeoloji ve Etnografya Müzesi… Keban Eski Eserleri Kurtarma Projesi kapsamında elde edilen arkeolojik buluntular ve kentin tarihine ışık tutan nadide eserler burada meraklıları ile buluşuyor.
İsteyene ışık isteyene huzur veriyor
Elazığ’da doğal güzelliklerle buluşmak isteyenler ise, Keban ve Karakaya Baraj Gölleri’ni, Hazar Gölü’nü, doğa harikası Buzluk Mağarası’nı, kaplıca ve içmeleri mutlaka ziyaret etmeli. Elazığ kent merkezine 26 kilometre uzaklıktaki Hazar Gölü denizden tam bin 250 metre yükseklikte. Eşsiz bir manzaraya sahip olan göl, sodasız, tuzsuz suyu ve yeşil kıyılarıyla kentin sayfiyesi konumunda. Yeşilin ve mavinin her tonunun görülebildiği bu berrak gölde
dilerseniz yüzebilir dilerseniz balık tutabilirsiniz.
Ülkenin en büyük elektrik üretim merkezlerinden biri olan Keban Baraj Gölü ise, Güneydoğu’nun kalkınma hamlesini gösteren bir anıt niteliğinde. Harput’a 11 kilometre uzaklıktaki Buzluk Mağarası’nı gezmeyi unutmayın. Mağara adı üstünde yaz aylarında bile içinde barındırdığı buz sarkıtları ve dikitleriyle bir doğal hazine. Yılda yaklaşık 20 bin kişi burayı ziyaret ediyor. Yoğunağaç Köyü’ndeki Golan Kaplıcaları da romatizma, netrit, poli-netrit, kırık-çıkık, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarından muzdarip olanlar ağırlıyor.
Dünyada sadece Anadolu, ra n, Himalayalar ve Afganistan’da yetişen ters laleler
ise bölgenin bir başka doğal güzelliği… Mart ve Nisan aylarında açan ters laleler sayesinde Elazığ doyumsuz bir görsel şölene ev sahipliği yapıyor.


Elazığ

İstanbul Büyükada

buyukadaİstanbul’da hava sıcaklıkları 35 derecelerin üzerinde seyrediyor, ‘hissedilen’ sıcaklar ise 38 dereceleri
buluyor. Bu çöl sıcakları nem ve kentin kalabalığıyla birleşince, ortaya baş edilmesi güç bir tablo çıkıyor. Hal böyle olunca da göz açıp kapayıncaya kadar geçen senelik izinler, küçük tatiller yetmez oluyor. İnsan, en azından hafta sonlarında kentin gürültüsünden, kirliliğinden kaçabileceği sakin bir liman arayışına giriyor. Bu arayışlara en iyi cevap ise Prens Adaları’ndan
geliyor. Marmara Denizi’ni birer mücevher gibi süsleyen Heybeliada, Burgazada, Kınalıada, Sedef Adası, Sivriada, Yassıada, Kaşık Adası, Tavşan Adası ve tabii ki üzerine şarkılar şiirler yazılan
Büyükada…
Bostancı’dan 20, Kabataş’tan ise 1 saat 40 dakikalık keyifli bir deniz
yolculuğuyla ulaşılan Büyükada, İstanbul’un en güzel, en özel ve en kendine has yerleşimlerinden biri.
Ada halkı, 21’inci yüzyılın doğalgaz gibi, internet gibi nimetlerinden faydalanırken, adayı ada yapan değerlerini de özenle korumayı başarmış. Adayı, zümrüt renkli korular ve Osmanlı inceliğini günümüze kadar taşıyan
yalılar, köşkler süslüyor. İnsanlar güleryüzlü. Ancak elbette bu adada da olmayan şeyler var. İstanbullular’ın gayet iyi bildiği gibi bu adada olmayanların başında hava kirliliği geliyor. Adada egzoz kokusuna yer yok. Çünkü Ada’da ulaşım halen fayton ve bisikletle sağlanıyor. Adadaki araçlar ise idari amirliklere bağlı, zorunlu olmadıkça kullanılmayan otomobiller. Burada denizin tuz kokusuna, önünden geçtiğiniz köşkün bahçesinde yetişen çiçeklerin ya da asırlık çamların
kokusu karışıyor. Osmanlı’nın İstanbul’u ile 21 ‘inci yüzyılın modern hayatının birbirine karıştığı bu ada, bir İstanbul aşığının İstanbullular’a hediyesi olan çok önemli ve zarif bir yapıya, Büyükada Kültür Evi’ne de ev sahipliği yapıyor. Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nun Turistik işletmelerinden biri olan Büyükada Kültür Evi, Çelik Gülersoy tarafından turizme kazandırılan yapılardan biri. Ömrünü İstanbul’un güzelleştirilmesine ve tarihi dokusunun korunmasına adayan Çelik Gülersoy, takvimler 1997 yılını gösterirken, sakin, temiz ve huzurlu atmosferi nedeniyle Büyükada’ya gidiyor. Gittiği her yere sihirli bir değnekmiş gibi dokunan Gülersoy, Ada’da da dinlenmek yerine çalışmayı seçiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan on yıllığına kiralanan harap durumdaki Fabiato Köşkü büyük bir tadilattan geçiriliyor. Restorasyon sırasında köşkün asil yapısı korunuyor. Dekorasyonda, yapının inşa edildiği döneme uygun objeler ve köşkün doğal dokusuna uygun renkler seçiliyor. Köşk yeniden hayat bulurken adı da Büyükada Kültür Evi olarak değişiyor.
Cennet gibi bir bahçe
Büyükada Kültür Evi, her biri 165 metrekarelik üç kat, bir terastan oluşuyor. Köşkün konuklarını, begonviller, turunç ağaçları, manolyalar ve 300 yaşına yaklaşmış bir çam ağacının bulunduğu 2 bin 100 metrekarelik cennet gibi bir bahçe karşılıyor. Bahçe, Ada halkının ve ziyaretçilerinin rahatı düşünülerek özenle tasarlanmış. Bahçenin alt bölümünü minik beyaz ferforje masalar süslüyor. Üst tarafında ise bir bar ve restoran bölümü yer alıyor. Bu bölümde daha geniş masalar, uzun süre kalıp, kitabını okumak, içeceklerini yudumlamak isteyenler için ideal. Acıkanlar için de kafe ve snack mutfak birbirinden leziz seçmeler sunuyor. Yiyecekler ve içecekler son derece lezzetli, servis hızlı ve son derece zarif.
Her katı ayrı güzel
Ancak Büyükada Kültür Evi’ni anlamak için o sarı köşkün ahşap kapılarını aralayıp içeride bir gezinti yapmak gerekiyor. Kapılarrn arkasında bambaşka bir dünya sizi karşılıyor. Son dönem Osmanlı üslubunu yansıtan kristal aynalar ve fıstık yeşili perdelerle süslenmiş bembeyaz duvarlar, ziyaretçilere yaşayacakları görsel şölenin ilk işaretlerini veriyor. Giriş kapısının karşısında ise üzeri vitraylarla süslü bir başka kapı, ziyaretçileri üst kat merdivenlerine davet ediyor. Ancak üst kat yerine dilerseniz yine rengarenk vitraylarla süslü bir başka kapıyı kullanarak arka bahçeye çıkabil irsiniz.
Duvardaki maviye boyalı nişlerin içinde ise minik heykelcikler, üst kattaki nefes kesici manzaraya zemin hazırlıyor: Açık maviye boyalı geniş ve büyük salonun duvarları koyu mavi kadife perdelerle süslü. Bu geniş ve ferah salonda Marmara Denizi ayaklarınızın altına serilmekle kalmıyor, balkona kadar uzanan pembe begonviller ve yemyeşil ağaç dallarıyla bütünleşip daha da güzelleşiyor. Bu manzarayı görmek için camlara yaklaşmak bile gerekmiyor üstelik. Salonun girişinden itibaren Marmara tüm güzellikleriyle gözlerinizin önüne seriliyor.
Gülersoy’un anıları özenle korunuyor Çelik Gülersoy’un bir dönem yaşadığı oda, onun anılarıyla dolu. Gülersoy’un yan bahçeye bakan odasında da tüm binaya hakim estetik anlayışının izlerini görmek mümkün. Asırlık ağaçları gören odanın perdeleri fıstık yeşili tonunda. Ahşap çalışma masasındaki vazoyu hala çok sevdiği papatyalar süslüyor. Şapkaları ise sanki az önce asmış gibi girişteki askıda duruyor.
Melih Cevdet Anday’ın da anıları burada
Köşkün birkaç salonu okuma odası olarak ayrılmış. Kütüphanelerde, Çelik Gülersoy’un aldığı ya da ziyaretçilerin hediye olarak bıraktığı yüzlerce kitap bulunuyor. Bu kitapları dileyenler alıp okutor ve sonra yerine bırakıyor. Kültür Evi ayrıca çok önemli bir başka kütüphaneye ve anı odasına daha ev sahipliği yapıyor. Türk şiirinin en önemli isirnlerinden Melih Cevdet Anday’ın eşi, büyük
şairin kitaplarını ve bazı eşyalarını Büyükada Kültürevi’ne bağışlamış. Bu kıymetli hatıralar burada özenle korunuyor.
İstanbullular’a müjde! Konserler yine başlıyor!
Büyükada Kültür Evi’nin yaşadığı değişime en yakın tanıklık edenlerden biri de Çelik Gülersoy ile birlikte çalışan Türkiye Turirıg ve Otomobil Kurumu Turistik İşletmeler Başmüdürü Orhan Veli Yavuz. Stajyer olarak başladığı Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nda yıllarca Gülersoy ile birlikte çalışan Yavuz, Ada halkına ve İstanbullular’a müjde niteliğinde bir haber veriyor: Büyükada Kültür Evi yeniden eski canlı ve müzik dolu günlerine kavuşacak. Büyükada Kültür Evi’nin Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’na ait türfı işletmeler gibi bir misyonu olduğunu dile getiren Yavuz; “Çelik Gülersoy döneminde, burası klasik müzik konserleri ve sanatsal etkinliklerle anılırdı. Sayın Başaran Ulusoy’un liderliğindeki yönetim kadromuzla bu dönem tekrar başlıyor. Kültür Evi’nin bahçesi yine konserlere ve etkinliklere sahne olacak. Köşk’ün bahçesinden yayılan notalar yine ada halkını ve istanbullular’ı buraya çekecek” dedi.


İstanbul Büyükada

3 Şubat 2013 Pazar

Sevgililere Özel Hediyeler

Şubat sayısında yine dikkatmizi çeken kıyafetleri ve aksesuarlara başak bir açıdan baktık, sevgilililere özel hediye alternatifleri hazırladık.

Oleg Cassini

Fark yaratın

Ünlü  tasarımcı Viola Chan’ın Türkiye’ye öel tasarladığı  ”pembe” gelinlik, farklı olmayı  sevnler  için  ideal. Sadece Oleg Cassini mağazalarında bulacağınız model, beyaz kadar duru ve  masum görünüyor.

Lee Cooper

Lee Cooper

Kış  aksesuarları

Lee Cooper,  hala kalın kalın giyindiğimiz bu günlerde bizi sıcacık tutacak ürünleri yüzde 70 nidirmle sunuyor. Marka sadece jean konusunda uzman değil; mağazalarda cici aksesuar  seçenekleri  de bulmak mümkün.

derishow

derishow

Deri Derince

Derishow yıllardır değişmeyen çizgisi ve derinin asi  duruşunu yumuşatan tasarımlarıyla aklımızı çeliyor. Şimdiyse bu  parçalar indirimde. Eğer aklınızda kalan bir tasarım varsa sakın kaçırmayın.

El vedud

El vedud

Aşk Fısıldayan

Bee Goddes 2013 yılına kalplerimize ”aşk” fısıldayan El Vedud koleksiyonuyla giriyor. En çok seven-sevilen manasına gelen, Allah’ın 99 isminden biri olan El-Vedudi Sevgililer Günü  için çok anlamlı  bir hediye.

batik

batik

Sıcacık bir hediye

Batik, zengin kış koleksiyonunda Sevgilier  Günü temalı ürünlere de yer vermiş. Bu soğuk havalarda hem sıcacık, hem de anlamlı hediye arayışında olanlara duyurulur.

 

 

 


Sevgililere Özel Hediyeler

2 Şubat 2013 Cumartesi

Rulet Sohbet

rulet

rulet

Rulet yani random chat siteleri son zamanların en popüler ve kullanışı kolay olan dünya üzerinde en fazla hit yapan siteler arasına girmesi kullanımının rahatlığı ve kullanıcıların aradığını çok rahat bir şekilde bulmasından kaynaklanıyor.

Chat Roulette siteleri ilk olarak chatroulette ile adını duyurdu ardından omegle, flipchat, chatrandom, bazoocam gibi benzeri sitelerle yoluna devam ediyor. Kullanıcı kitleside hemen hemen saydığımız sıralamaya göre ilerliyor diyebiliriz.

Bu tarz siteler birbirini hiç tanımadan kameralı ve sesli bir şekilde insanları tanıştıran kaynaştıran bir script’tir. Zaten güzel olması ve tutulmasının en büyük etkenleri insanların çok rahat bir şekilde tanışabilmesidir.

Rulet sohbet sitelerini kullanabilmek için kamera ve mikrofon olması bu sitelere girmenize ve insanlarla tanışabilmenize yeterli olacaktır.

Bu tarz sohbet sitelerini kesinlikle 18 yaş altı kullanıcılara tavsiye etmiyoruz.

Sohbet odalarına katılmak için TIKLAYINIZ


Rulet Sohbet

1 Şubat 2013 Cuma

Omegle Cam

Omegle ile Cam görüntülü chat için birebir olan bir platform. Zamanla büyüyerek milyonlarca üye’ye ulaşan omegle artık random chat siteleri arasında en iyilerinden biri olarak gösterilmektedir. Herkesin aradığı bir sistem olan omegle şansınıza çıkıcak olan kişilerle konuşmanız için birebirdir. İster yeni bir dostluk , isterseniz yeni bir aşka yelken açabilirsiniz. Sizleri eşsiz kişilerle buluşturarak dertlerinizden ve sıkıntılarınızdan arındırır. Kafanızı dağıtmanız için en büyük yardımcılarınızdan birisidir. Kolay ve basit bir script olmasından dolayı talep aşırı derecede fazladır. Kadın üyeler bazındada random sitelerin en çok kadın üye barındırdığı yerlerden birisidir. Tabi karşınıza hep düzgün kişiler cıkıcak diye bir kaide yok. Bu tamamen size kalmış birşeydir ama unutmamanız gerekir ki kalbi temiz olanın karşısına düzgün birisi çıkar. Peki görüntülü konuşma nasıl oluyor derseniz. Basit yönetimiyle sadece Enter tuşuna tıklamanız yeterlidir. Site ingilizce olduğu için  ilk başta biraz zorlanabilirsiniz ama yaklaşık 10 dakika içinde tamamen siteyi çözmüş olacaksınız. Eğer omegle ile tanışmadıysanız şimdi tanışma zamanı. Siteye girerek sizde yeni insanlarla tanışmaya başlayabilirsiniz.

SİTEYE GİRİŞ İÇİN TIKLAYINIZ!


Omegle Cam

Özel nasıl kapatılır?

Özel nasıl kapatılır.


Özel nasıl kapatılır?

31 Ocak 2013 Perşembe

Diyarbakır

diyarbakir

diyarbakir

Otuza yakın uygarlığın izini taşıyan, dört yanı sunana çevrili Diyarbakır’ı kuzeyde Harput Kapı, batıda Urfa Kapı, güneyde Mardin Kapı ve Doğuda Yeni Kapı dışarıya açıyor. Bu dört kapı, binyıllar boyunca şiirlere, ağıtlara, destanlara, türkülere konu olmuş. İçkale ve Dışkale olarak iki bölümden oluşan Diyarbakır Kalesi ise kitabe ve motiflerle süslü 82 burç barındırıyor. Diyarbakır surları, Çin Seddi’nden sonra dünyanın en uzun surları… Evliya Çelebi’nin ünlü Seyahatname’sinde anlattığına göre, Yunus Peygamber Musul’dan buraya geldiğinde, kenti, halk tarafından sevilen Amida adlı güzel bir kız yönetiyormuş. Peygamber ile görüşen Amida, onun dinini kabul etmiş. Bunun üzerine Yunus Peygamber bir kale planı çizerek bunu Amida’ya vermiş. Amida da getirttiği siyah taşlarla elindeki plana göre kaleyi yaptırmış ve Peygamber’in hayır duasını almış. Bundan sonra kent “Kız Kenti” anlamında Diyar-ı Bikr adıyla anılmaya başlanmış.
Taşların kenti, Diyarbakır
Diyarbakır’ın mimarisini taşların tarihe dayalı sevgisi şekillendirmiş.
Bu taşların en bilineni, bazalt taşı. Volkanik dağların derinliklerinden yeryüzüne püsküren aylar “bazalt”laşırken, çabuk ya da geç soğumasına bağlı olarak gözenekli ya da gözeneksiz bir şekle bürünmüş. Bazalt taşının gözeneksiz olanına “erkek taş”, gözenekli alanına ise “dişi taş” denmiş. Gözenekli dişi taşın işlenmesi ne kadar kolaysa, gözeneksiz erkek taşın işlenmesi bir o kadar zor. Ve az bulunan erkek taş sağlamlığından dolayı binaların sütun, havuz, pencere ve kapı gibi yük taşıyan bölümlerinde kullanılırken, dişi taş onu çepeçevre sarıp sarmalamış, ikisi birlikte bir kent inşa etmiş…
Hasan Paşa Hani
Diyarbakır Ulu Camii’nin doğu girişinin karşısında bulunan Hasan Paşa Hanı, Sokullu Mehmet Paşa’nın oğlu Diyarbakır Valisi Vezirzade Hasan Paşa tarafından 1573 yılında yaptırılmış ve Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde “Kale misali Hasan Paşa Hanı gayet metin ve müstahkemdir” ifadesiyle yerini bulmuş. 1612 yılında Diyarbakır’a gelen Polonyalı
Simeon ise, seyahatnamesinde
şunları söylemiş yapı için: “Şehre
indikten sonra Hasan Paşa Hanı’na indim. Muazzam kgir bir bina olan hanın 500 beygiri barındırabilecek yeraltında iki büyük ahırı, çok güzel bir havuzu ve birçok kgir odası var.” Son dönemlerde yapılan restorasyan çalışmaları neticesinde, Hasan Paşa Hani kente gelen yerli ve yabancı turistlerin en çok ziyaret ettiği meknlardan biri haline gelmiş. Hediyelik eşya satan dükknIara ev sahipliği yapan hanın en cazip yanı, birbirinden renkli sofralarda peynirin 12 çeşidi, zeytini, menemeni, kavurmalı omleti, meyve tabağıyla ziyaretçileri bekleyen enfes kahvaltılar…
Ulu Camii
Diyarbakır’ın en büyük camisi olan Ulu Camii’nin kökeni bir kiliseye dayanıyor. MS 639 yılında Müslüman Araplarca fethedilen kentin en büyük yapısı olan Mar Toma Kilisesi bugünkü Ulu Camii’ye çevrilmiş. Anadolu’nun en eski camilerinden olan bu yapı, slam leminde 5. Harem-i Şerif olarak kabul ediliyor. Ulu Camii’nin dört cephesi bir zamanlar dört mezhep için hizmet vermiş, günümüzde ise Hanefi ve Şafi mezhebi mensupları ki ayrı mekanda ibadetlerini sürdürüyor. Caminin en önemli özelliklerinden biri, bölgede yaşam bulan bütün uygarlıkların bu yapıya bıraktığı izlerin kitabelerde, işlemeli sütun başlıklarında, kabartmalarda görülüyor olması. Cahit Sıtkı Tarancı Müzesi (Evi)
Kentin zengin sivil mimarisinin
‘n güzel örneklerinden birir Cahit Sıtkı Tarancı’nın doğup büyÜdÜğü ev. Başta haremlik ve selamlık olmak üzere iki ayrı bölümü bulunan evin selamlık kısmı bugün maalesef mevcut değil. Klasik Diyarbakır mimarisine uygun olarak siyah bazalt taşından inşa edilen yapının cepheleri iç avluya dönük olarak tasarlanmış ve bu yerleştirmede, dört mevsimin şartlarına uygunluk esas alınmış. Türk edebiyatının önemli isimlerinden Cahit Sıtkı Tarancı, fotoğrafları ve kişisel eşyalarıyla bugün bu evde yaşatılıyor.
Dicle’de On Gözlü Köprü
Surların hemen dışında, Dicle üzerindeki On Gözlü Köprü, isminden de anlaşılacağı üzere
on adet gözden oluşuyor. Mervanlılar döneminde, 1065
yılında inşa edilmiş olan köprü, her kurban bayramı arifesinde ilginç bir görüntüye tanık oluyor. Arife günü burada toplanan Diyarbakırlılar, dileklerini yazdıkları kağıtları, “Tanrı’ya ulaşan yol” saydıkları Dicle’nin sularına bırakıyor.


Diyarbakır

Shar pei

3 adet erkek kırış kırış shar pei ırk ve sağlık garantili yavrularımız 01.12.2012 doğumlu olup aşıları ve karneleri ile yeni yuvalarını beklemektedirler. Yavrularımız evde doğdular asla soğuk çiftlik ortamında kafeslerde veya kötü ortamlarda doğmamıştır.

Irklara göre uysal zeki birazda inatçıdır. En önemli özellikleri kırışıklıkları ve dillerinin mor olmasıdır. Ev ortamına ılımlı bir köpek olmakla beraber çok iyi bir bekçi köpeği olduğunu söyleyebiliriz. Çocuklarla iyi anlaşık sadık arkadaş olabilmeleride en iyi özellikleri.

İletişim telefon numarası : 0553 326 53 55

Resimler

shar pei

shar pei

shar pei yavruları

shar pei yavruları


Shar pei

Kameralı sohbet ücretsiz üyeliksiz

kameralı sohbet

kameralı sohbet

Kameralı sohbet odalarından ücretsiz ve üyeliksiz bir şekilde faydalanıp boş vakitlerinizi canlı sohbet odalarında çeşitli aktivitelere katılarak geçirebilirsiniz. Hiçbir ücret talep etmeden sohbetin ve müziğin keyfini kamerali-sohbet.net adresinde çıkarabilirsiniz. Ayrıca çeşitli yarışmalarımıza katılıp ek olarak vip üyelik alabilme şansınızda var.

Normal mirc sohbet odalarından sıkıldıysanız kameralı sohbet odalarımızı denemenizi tavsiye ederiz. Hem sohbet ederek bir yandanda müziğin tadını sohbet odalarında çıkarabilme olanaklarını kameralı sohbet ailesi olarak sizlere sunuyoruz.

Mikrofon kabiliyetiniz varsa site içerisinde Premium üye olarak kendi odanızı oluşturup müzik yayını yapabilirsiniz.

Dilerseniz general oda satın alıp kendi odanızı kendiniz yönetebilir. Arkadaş çevrenize moderatör yetkisi verebilirsiniz. (tabi bunun için belli bir kapasiteniz olması gerekli)

Vip üyeliğin özelliklerinden birisi olan fan odası. Access ban atabilme özelliği , Mikrofon alabilme özellikleriyle kendi odanı kendin yönetebilirsin..

Bunların dışındaki özelden kamera açma ve özelden konuşma. General odalarda cam açabilme ve camlara bakabilme ücretsiz ve üyeliksizdir.

Hiçbir eklenti indirmeden üye olmadan sitemize misafir olarak dahil olabilir, dilediğiniz gibi sohbet kurallarına uymak şartıyla chat yapabilirsiniz.


Kameralı sohbet ücretsiz üyeliksiz

Chathopper

ChathopperChathopper rastgele sohbet sitesi chatroulette ve omegle alternatiflerinden biridir. Chatroulette ve omegle kadar kullanıcısı olmasada yinede belli bir kileyi elinde tutmayı başaran nadir sitelerden bir tanesi olmakla beraber, görüntü ve ses kalitesi olarak diğer siteleri aratmıyor.

Chatroulette ve benzeri sitelerden sıkılan ve o sitelerin cıvkının çıktığını düşünen bir çok kişi kendine farklı alternatif aramaktadır. Bizim görüşümüzce Chathopper sitesi iyi bir alternatif görünüyor.

Sistem xp , vista , win 7 , win8 ve Linux Tüm sürümlere uydundur.

Ayrıca sistemi kullanabilmek için herhangi bir Tarayıcı , adobe flash player , mikrofon ve kamera olması yeterlidir.

Hiç tanımadığınız insanlarla birebir sohbet etmek isterseniz chathopper ve benzeri siteleri şiddetle öneriyoruz.

18 yaşından küçüklerin girmesini uygun görmüyoruz. Sizi rahatsız eden kullanıcıları rapor edebilir, uygunsuz içerik yayınlayan kişileri sistemden uzaklaştırabilme ihtimalinizde var.

Kameralı Sohbet Odalarına Katılmak İçin Tıklayınız…


Chathopper

30 Ocak 2013 Çarşamba

Camzap

Chatroulette benzeri siteler popüler olduktan sonra chatraw ve camzap benzeri cinsel içerikli sitelerde rulet scriptini kullanmaya başladı. Her ne kadar bu scriptler sanal alemi bozuyor olsada yinede belli bir kitleyi elde etmiş durumdalar. Bu tarz siteler türkiyedeki model sitelerine benzer 18 yaş sınırlaması olan sitelerdir. Kesinlikle 18 yaş altı kullanıcılara önerilmez.

Site içeriği İngilizcedir. Genellikle tercih edildiği ülkeler Avrupa ve Asya bölge ülkeleridir.

Diğer rulet scriptlerinin aynısı olmakla beraber kamera ve mikrofon zorunluluğu vardır.

Siteye girer girmez adobe flash playerden mikrofon ve kamera izinlerini verdikten sonra sohbete dahil olabilirsiniz.

Camzap sitesi mahkeme kararıyla kapatılmıştır.

Tavsiyemiz bu tarz cinsel içerikli sitelere girmemeniz ve sanal alemin dahada bozulmasına izin vermemenizdir. İyi sohbetler dileriz.


Camzap